hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Necati Cumalı'nın şiirlerinden örnekler

    Necati Cumalının şiirlerinden örnekler
    expand

    Türk edebiyatının usta kalemlerinden, şair ve yazar Necati Cumalı 2001'de hayatını kaybetti.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Çıplak
     
    Bereketli göğüslerin
    Dudakların aşkla ıslak
    Cennetten kovulan ırmak
    Yatağımda çırılçıplak
    Her gece gürül gürül ak
    Yıkık yönlerimi götür
    Umutsuzluğumu yıka
    Yarına beni değiştir
     
    Geldiğin yerlerim yeşil
    Gittiğin yerlerim kurak
     
    Yağmurlu Deniz
     
    Bırakın beni
    Dışarda yağan yağmurlar alsın
    Yanısıra yağan yağmurların
    Kaldırımların dibinden dibinden
    Mutludur denize doğru giden
     
    O her gün oyuklarından yere iner
    Yaprak yaprak merdiven bir ağacın
    Biraz dudak boyar biraz taranır
    Önünde içi yağmur dolu bir aynanın
    Çıkar adımlarını yağmurlara bırakır
     
    Açıklarda denizin üstünde yüzen
    Yağmurlarlayım ben
    Aşk yorgunu dinlenen
     
    Serçe Kuşu
     
    Bu sabah bahçede karşıma
    Küçük bir serçe kuşu geldi;
    Havuzun taşına kondu,
    Bir içti, bir doğruldu,
    Nasıl da korkuyordu.
     
    Sen hiç korkma serçe kuşu,
    Suyunu rahat rahat iç,
    Sıhhat afiyetle uç,
    İnsanoğlu çeşit çeşit
    Beş parmağın beşi bir mi?
     
    Sonuna Geliyoruz
     
    Sonuna geliyoruz dostum
    Eksiliyor soframızda
    Bir bir iskemleler
     
    Duyuyorum içimde
    Yeşeriyor baş verip
    Toprağa vereceğim tohum
     
    Bu yaştan sonra her şey
    Uzak yakın bana eşit geliyor
    Toprağı daha bir seviyorum
     
    Bir Gül Açıyorsa
    -1960 Devrim şehitlerinin anısına-
     
    Bir gül açıyorsa şimdi Türkiye'de
    Aşkla ümitle açıyor
    Adsız unutulmuş her bahçede
    Bir gül tomurcuklanıyorsa
    Sabaha karşı gecede
    Açmak için tomurcuklanıyor
    Aşkla ümitle
    Sevinçle yaşamak için tomurcuklanıyor
     
    Kanın aktığı yerde
    Göz yaşının aktığı yerde
    Karanlığı içinde kahrın
    Güller açıyor işte
    Güller ışık aydınlık içinde
     
    Güller bütün güller bu sabah
    Bir ağızdan türkü söyler gibi açıyor her bahçede
    Geceler gündüze dönüyor işte
    Karanlık ışığa dönüyor işte
    Kahır sevince dönüyor işte
    Akan kan dökülen yaş
    Güle dönüyor işte
     
    Hasetsiz korkusuz kinsiz
    Binlerce güller açıyor işte
    Dargın kardeşe dönüyor işte
    Artık yaşamak bütün Türkiye'de
    Bir ağızdan söylenen bir türküye dönüyor
     
    Eve Dönen
     
    Dolandım dolaştım boşandı yağmur
    Saçım ıslak kunduram çamur
    Eve döndüm yağmur getirdim
    Ev yeşerdi ben yeşerdim.
     
    Hürriyete Övgü
     
    Boşuna değil dökülen kan
    Hatıran daha aziz çıkacaktır
    Bu felaket senelerinden
    Asırlardır bu böyledir
    Bütün kötülükler geçer
    Yaşar iyi ve güzel olan
     
    Sen çalışmanın ve düşünmenin hakkısın
    Kanunların, nizamların üstünde
    Talihisin insanlığın
    Her sevgi hayatla biter
    Yalnız senin aşkın kalır
    Genç çocuğa babadan
     
    Boşuna değil dökülen kan
    Şehirlerde, köylerde çocuklar büyüyecektir
    Daha zeki daha çalışkan
    Bütün acılar unutulacak
    Şarkılar daha yürekten söylenecektir
     
    Yıkılan evler köprüler
    Daha sağlam kurulacaktır tekrar
    Yeniden fabrikalar yükselecek
    Tarlalar genişleyecektir
     
    Boşuna değil dökülen kan
    Tarihin akışından anlıyorum
    Kuvvet zamanla yıkılır
    Yalnız senin uğrunda ölür insan
    Yarası acımadan.
     
    Güzel Aydınlık
     
    Akdeniz göklerinden
    Köpüklerden, limon çiçeklerinden
    Gözlerimde kalan
    Güzel aydınlık
    -Nesrin'i bir defa öptüm
     
    Beyaz badanalı odam
    Annemin yüzüne, soframıza
    Gençlik hülyalarıma düşen
    Güzel aydınlık
    -Ümitsiz kaldıkça seni düşündüm
     
    Biz fakirdik ama iyi insanlardık
    Bolluk yıllarında da
    Felâket günlerinde de
    Seni yanı başımda gördüm
    Güzel aydınlık
    Tatlı aydınlık

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow