Şahin: "Açıklama siyasi"

Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin, Yargıtay Başkanlar Kurulu'nca bugün yayımlanan bildiriyi "biraz siyasi amaçlı" olarak değerlendirdiğini ifade ederek, "Böyle bir bildirinin hiç gereği yoktu" dedi.
Adalet Bakanı Şahin ve Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker Ankara'da katıldıkları bir cenaze töreni sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Bakan Şahin, bildiride yer alan "son bir yıl içerisinde Cumhuriyet'in kazanımlarının tartışmaya açıldığı, yargıya yönelik saldırıların ivme kazandığı" yönündeki değerlendirmelere katılmadığını söyledi.
Bildirideki, "Yürütmenin güdümünde bir yargı istendiği" yönündeki ifadeleri de eleştiren Şahin, "Ne yürütme yargının ne de yargı yürütmenin güdümünde olmalıdır. Biri diğerinin güdümünde olmamalıdır. Adalet Bakanlığı ve hükümet olarak kuvvetler ayrılığı ilkesi neyi gerektiriyorsa bu istikamette bu zamana kadar çalışılmıştır, bundan sonra da çalışılacaktır" dedi.
Şahin, "Bu tür bildirileri biraz da siyasi amaçlı olarak değerlendirdiğimi ifade etmek istiyorum. Başta Yargıtay Başkanımız olmak üzere tüm Yargıtay üyelerine derin bir saygım var. Ama böyle bir bildirinin hiç gereği yoktu. Dam üstünde saksağan gibi oldu" diye konuştu.
Bildirideki Yargı Reformu Strateji Taslağı'na ilişkin eleştirilerin hatırlatılması ve taslağın geri çekilip çekilmeyeceğinin sorulması üzerine de Şahin, "Niye çekelim. O 5 yıllık yol haritasıdır. Onun içeriği henüz doldurulmamıştır. Tartışarak, konuşarak onu dolduracağız.Telaşlanmaya gerek yok. Bakanlık ve hükümet her şeye hakimdir" dedi.
Bakan Şahin, bir başka soru üzerine de Yargı Reformu Strateji Taslağı'nı yargı organlarıyla paylaşacaklarını bildirdi.
Gerçeker: "Paksüt'ün iddiaları araştırılmalı''
Bu arada, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker de, Anayasa Mahkemesi Başkan Vekili Osman Paksüt'ün bir emniyet aracı tarafından takip edildiği ve bu araçtan dinlenildiğine ilişkin iddiaların, basit bir iddia olmadığını belirterek, "Bunu takip etmekle görevli kişiler tarafından gereği yapılmalı, ciddiye alınmalı" dedi.
Gerçeker, Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisindeki "Yargı Reformu Strateji Taslağı"na ilişkin değerlendirmelerle ilgili eleştirilerin hatırlatılması üzerine de, "Bizi doğrudan ilgilendiren bir konu. Bizim de açıklama yapmamız en doğal hakkımız ve yetkimiz" diye konuştu.
Bildiriye ilişkin diğer görüşler...
Milletvekilleri de, gazetecilerin soruları üzerine, "Bir yıla yakın süreçte ve özellikle son zamanlarda, giderek artan bir biçimde yargı erkine yönelik ve hukuk devleti olma ilkesiyle bağdaşmayan sistemli saldırıların Cumhuriyetin temel ilkelerini zedeler hal aldığı" değerlendirmesinde bulunulan Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisi hakkında görüşlerini açıkladı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı ve Yozgat Milletvekili Mehmet Ekici, Türkiye'nin en önemli kurumlarından birisi olan Yargıtay'ın yaptığı değerlendirmenin ciddiye alınması gerektiğini belirtti.
Bu değerlendirmeyi siyasi mekanizmalar, partiler ve kurumların mutlaka tartışması gerektiğine işaret eden Ekici, sert olduğunu belirttiği bildirinin bir çok konuyu içerdiğini kaydetti.
Ekici, bildiride, hem yargının kendi arasında hem de yargı ve yürütme arasında önemli bir eksiklik olduğunun şiddetle vurgulandığını anımsatarak, "Hukuk kurumları arasında diyalogla, yargı bağımsızlığının nasıl tehdit altına alındığı noktasında bir uzlaşma ihtiyacı var olduğu görülmektedir" dedi.
Mehmet Ekici, "Özellikle son günlerde Anayasa Mahkemesi hakkında gerek dışarıda, gerekse içeride çıkan beyanatların varlığı da dikkate alınırsa, yargının da bu konuda çok haksız olmadığı kanaatine varmak son derece mümkündür. Olaya suhuletle yaklaşmak lazım" diye konuştu.
"Olaya serinkanlılıkla ama Cumhuriyet'in temel kurumlarını ve temel niteliklerini koruyan bir yaklaşım içerisinde siyasi partilerin yaklaşması lazımdır" diyen Ekici, "AB sözcüleri ve ABD'den de kısmen Türk yargısına dönük olarak geliştirilen hususlarla, özelikle bazı yargı organlarının beyanatları dikkate alındığında, Yargıtay bildirisi elbette ciddi bir bildiridir" ifadelerini kullandı.
AK Parti İstanbul Milletvekili İrfan Gündüz, Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisini değerlendirirken, yargının bağımsız olması gerektiğini söyledi.
Anayasa'ya göre yasama, yürütme ve yargı olmak üzere 3 erkin olduğuna işaret eden Gündüz, "Bunlar birbirini dengeleyen ve birbirinin mütemmimi olan kurumlardır. Bunları birbiriyle sürtüştürmek ya da aradaki güveni zedelemek çok yanlış. Biz yargının bağımsızlığına güveniyoruz ama tarafsız olması gerektiğine de inanıyoruz" dedi.
Bildiride, "Yargı reformu taslağının burada tartışılmadan AB'ye sunulmasının" eleştirildiğinin anımsatılması üzerine Gündüz, "Öyle sunulması filan, biraz da dedikodu. Bunlar yeri geldiği zaman her yerde, herkese sunulacak, tartışılacak, ondan sonra... Yasalaşmış bir durum yok. Bunların hepsi günü geldi mi gündeme taşınır, öyle yangından mal kaçırır gibi, toplumdan saklanarak yaptığımız gizli kapaklı hiç bir şey yok" diye konuştu.
İrfan Gündüz, yargının bağımsızlığına sonuna kadar destek verdiklerini belirterek, "Bağımsızlıktan anladığımız da sadece yargının bağımsızlığı değil, aynı zamanda tarafsızlığı da çok önemli. Burada kriter nedir? İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, AB standardı her şeyin üzerindedir. O yüzden bizim bu standarda her yönden mutlaka kavuşmamız gerektiğine inanıyorum" dedi.
Bir gazetecinin, "Bildiride Başsavcının hedef gösterildiği de ifade ediliyor" sözleri üzerine Gündüz, "Biz hiç kimseyi ne hedef gösterdik ne de bir şey... Bizim dışımızdaki gelişmelerden ve yapılan yorumlardan sorumlu değiliz" diye konuştu.
İrfan Gündüz, başka bir soru üzerine, "Türkiye'de her şey toz duman. Basına baktığınız zaman, her kafadan bir ses çıkıyor. Dolayısıyla onlar bu kargaşa ortamında belki kendilerini ifade etmeyi arzu etmiş olabilirler. Ona da saygı duymak gerekir" görüşünü aktardı.
Bağımsız Tunceli Milletvekili Kamer Genç de Yargıtay ve Danıştay'ın, Türkiye'deki yargı bağımsızlığı en iyi bilen ve takdir eden kurumlar olduğunu belirtti.
AB ve ABD'den, Türkiye'de yargının görevini yapmaması ve AK Parti hakkındaki kapatma davasının reddedilmesi için çok yoğun baskılar yapıldığını ifade eden Genç, "Anayasa Mahkemesi üyelerinin kendilerini çok güvende hissettiklerini zannetmiyorum. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın, AKP iktidarına nasıl bir yakınlık içinde olduğunu, kimlerle temas içinde olduğunu herkes görmektedir" dedi.
"Kebapçılarda yemek yemektedirler, resepsiyonlarda beraber olmaktadırlar, zaman zaman yurtdışına çıkılmaktadır" diyen Genç, AKP, şeriat devleti getirme konusunda çok büyük mesafe aldı ve sonuna da gelmiş durumdadır. Devletin bütün kurumları elde edilmiştir. Bir tek bağımsız kalan yargıdır. AKP'nin kapatma davası da reddedildiği takdirde, Türkiye'ye artık 'geçmiş olsun' demekten başka bir şey kalmıyor" diye konuştu.
Genç, Yargıtay'ın da bu davanın hukuk ve yargı bağımsızlığı içinde halledilmesini istediğini söyledi.
DSP Eskişehir Milletvekili Tayfun İçli ise Yargıtay Başkanlar Kurulu bildirisinin altına imza atacağını söyledi. Türkiye'de son dönemdeyaşananların bir hukuk devletinde olması gerekenler olmadığını belirten İçli, "Anayasamızın değiştirilmesi dahi teklif edilemez hükümlerinden birisi olan hukuk devleti ilkesini zedeleyecek davranışlar sergileniyor" dedi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Dikkat! Meteoroloji saat verip uyardı: Yurt genelinde kar ve don alarmı!
YARIN (11 NİSAN) OKULLAR TATİL Mİ? Kar yağışı nedeniyle kar tatili olan iller var mı, hangileri?
Nişanlısı İçin Hazırladığı Sürpriz, Kabusa Döndü: Sprey Boya Patladı, Hastanelik Oldu!
Ölüm döşeğinde itiraf: Dedesi babası çıktı! DNA testi öncesi mezardan kemikleri çalındı
SON DAKİKA... Dava 8 Mayıs'a ertelendi! Mattia Ahmet Minguzzi'nin mezarına saldırı düzenlendi...