hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    Erdoğan: "1 yıllık yetki almak istiyoruz"

    Erdoğan: 1 yıllık yetki almak istiyoruz
    expand

    Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sınır ötesi operasyon konusunda "Bayramdan sonra 1 yıllık tezkere yetkisi almak istiyoruz" dedi.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Başbakan Erdoğan, CNN TÜRK'e verdiği özel röportajda, "Sınır ötesi operasyonlar duygusallık zemininden uzaktır. Askeri, siyasi, diplomatik yönleri ve sonuçları vardır. Bunu değerlendirerek adım atmak gerek" dedi.
     
    "Bunun takvimi var" diyen Erdoğan, "Irak kendi içinde rahat değil. Ortadoğu'daki gelişmeler, Ermeni meselesi var. Bu hassasiyetler içinde biz sabrettik. Sınır ötesi operasyon ne getirir ne götürür, bunu iyi değerlendirmek lazım" diye konuştu.

     
    ABD ile Terörle Mücadele Özel Koordinatörlüğü adı altında oluşturulan mekanizmaya da atıfta bulunan Başbakan, "Oluşturulan bu mekanizma maalesef beklenen neticeyi vermedi. Kuruluş amacına uygun bir netice görmedik. Adeta sürekli olarak bir oyalama ile kaybolan bir süreç yaşandı" ifadesini kullandı.
     
    Bugüne kadar 24 sınır ötesi operasyon yapıldığını hatırlatan Erdoğan, "Bunlarda netice alınmış mı diye bakıldığında, pek sonuç alınmamış. Bunları da değerlendiriyoruz. Bilgisine başvuracağımız merciler var. Bunlara danışmadan karar almayız. Bunun milli ölçüler içinde faydalı olması lazım, yoksa biz kaybederiz" ifadesini kullandı.
     
    Erdoğan, "Biz böyle bir operasyonu Meclis'ten geçirmek suretiyle yetkisini alalım, elimizde bulunsun istiyoruz. Tezkere, yarın (bugün) Meclis'e gelebilir. Dışişleri Bakanlığı'ndaki arkadaşlarım muhalefeti bilgilendirecek. Bayram ertesi bununla ilgili yetkiyi alalım. Elimizde olsun, madem fayda görülüyor, adım atarız" dedi. 

     
    ABD OPERASYONA KARŞI
    ABD yönetimi, Türk ordusunun teröristlerle mücadele amacıyla Irak'a girmemesini istedi. Beyaz Saray sözcüsü Dana Perino, bu akşam gazetecilerle konuşurken, "Yapılacak en iyi şeyin, askerlerin Türkiye'den Irak'a girmesi olduğunu sanmıyoruz" dedi ve sorunun farklı şekilde çözülebileceğini söyledi. Sözcü, "Irak'ın kuzeyindeki terör sorununu ortadan kaldırmak için Türk hükümetiyle, Iraklılarla, Irak hükümetiyle işbirliği yapmak istediğimizi söylemiştik" diye konuştu.
    Halkın ve askerin de sınır ötesi operasyondan fayda görüleceğine inandığına değinen Erdoğan, "Terörde bir sıçrama var. Bu neyin neticesi onu görmemiz lazım. Terör örgütünün siyasi Avrupa grubunda dağılma var. Bunlar yeniden prim toplama çabasında" diye konuştu.
     
    "ABD seyahatim var"
     
    Başbakan Erdoğan, "Tezkere Meclis'e gelince çıkmaması söz konusu değil, sonra ne olacak? Muhalefetin tepkisi bu yönde..." sorusuna, "Biz bunları anlamakta zorlanıyoruz. Yeri geliyor, 'Yürüyün' diyorlar, yürüyoruz 'Ne olacak?' diyorlar. Soğukkanlı davranacağız. Yetkiyi alınca hemen olacak diye birşey yok. Bu tek boyutlu değil" dedi.
     
    Erdoğan, "Askerimizle güvenlik güçlerimizle sürekli müzakere halindeyiz. Gerek Genelkurmay Başkanı, gerek diğer kuvvet komutanlarımızla, hepsiyle, bu işleri görüşürüz, çünkü boyutu tek değil, siyasi var, askeri var, diplomatik var. Bütün bunları bir arada yürüteceğiz. Bakın bu arada İstanbul'da Irak'a Komşu Ülkeler Toplantısı yapılacak, bu konular ele alınacak. Benim bir ABD seyahatim var. Bunu çok daha farklı bir şekilde ele alma durumumuz olacak bunların hepsini görüşeceğiz" açıklamasında bulundu.
     
    Başbakan, "Bayram ertesi çıkaracağımız bu kararla birlikte 1 yıllık tezkere yetkisi almak istiyoruz. 1 yıllık tezkere içinde gerektiği anda, gerekli yerde güvenlik kuvvetlerimize yetkiyi vereceğiz, çerçeveyi çiziyoruz" dedi.
     
    Erdoğan, "Kuzey Irak'a müdahaleye iyi bakmadığınızı görüyorum. Kuzey Irak Türkiye için tuzak olabilir mi?" sorusuna, "Zaman zaman televizyonlarda oturumlarda çok ilginç şeyler söyleniyor, 'Tuzaktır' deniyor. Bizim Irak'ın toprak bütünlüğü üzerinde derdimiz sıkıntımız yok" dedi.
     
    "Bizim Kuzey Irak'ta bulunan bölücü terör örgütünün bizi rahatsız eden kesimiyle işimiz var" diyen Başbakan, "Talabani, Barzani 'Biz operasyona karşıyız' diyor, ama gereğini yapmıyorlar, yapmıyorlarsa biz yapalım. Irak Başbakanı Maliki'nin gelişinde mutabakat metni imzalandı. Böyle bir sürecin içine girmiş bulunuyoruz. Artık laf yerine uygulama görmek istiyoruz" dedi.
     
    "Terörizm zemin kaybediyor"
     
    Terörizmin zemin kaybettiğinin altını çizen Erdoğan, "Kuzey Irak'ta 3 bin 500 terörist var. Irak'tan söz değil, somut adımlar bekliyoruz. Artık başımızın çaresine bakmak durumundayız. Hiçbir askerin ölmesini istemeyiz" diye konuştu.
     
    "Polis ve asker bugüne kadar elinden geleni yaptı" diyen Başbakan Erdoğan, "Terör örgütü PKK'nın elinde öyle silahlar var ki... Bir komutanın sözünü hatırlatmak isterim: 'Biz hedefiz, PKK pusuda'... Şehitlere milletçe çok şey borçluyuz. Terörle mücadelede her ülke kurban verdi. Biz de şehit verdik veriyoruz ve görünen o ki bundan sonra da vereceğiz. Bunu yok farzetmek mümkün değil. Asıl hedef bunu minimize etmek" dedi.

    Terör örgütü PKK'nın eğitim yerlerinin bilindiğini belirten Erdoğan, "Sürekli dağılıp kaymaları görüyoruz. Bu, işi zorlaştırıyor. Yapılması gereken vakti saati geldiğinde yapılacak. Mücadelenin gereği neyse yapılacak" diye konuştu.
     
    Sınır ötesi operasyonda artık tekniklerde çok büyük değişiklikler olduğunu ifade eden Erdoğan, "Bu artık sadece insan unsuruyla yapılmıyor. İleri teknoloji askerimizin elinde var. Artık güncellenen teknolojide ciddi mesafeler alınıyor" diye konuştu.
     
    "Halkın PKK'ya desteğini kesmek gerek"
     
    "Bu yılki kaybımız 200'e yaklaştı. Temenimiz o ki bu sayı düşsün" diyen Erdoğan, "Mücadeleyi farklı bir şekilde biritirelim. Halkın terör örgütüne olan desteğini bitirmemiz lazım. PKK destek almazsa, yok olmaya mahkum olur. Şimdi en zayıf noktasında. Terör minimize edilmişse demekk ki sonuç alındı" açıklamasını yaptı.
     
    Erdoğan, "Terörist umut kaybetti. Saldırıları umut kazanmak için yapıyorlar. Bölücü örgüt Kürt halkımızın temsilcisi olmadı, olamayacak. Ayrımcılık söz konusu olamaz, attığımız adımlar bunu ortadan kaldırmaya yönelikti. Bundan sonra da bu süreç devam edecek. Kürt orijinli vatandaşlarımızı ayrıma tabi tutmadık. Çünkü bunlar bizim kırmızı çizgilerimiz ve o ihmal edilmişliği, sorunlar yumağını yavaş yavaş azaltmış vaziyetteyiz. Her geçen gün daha da iyiye gidecek" dedi.
     
    "Erdoğan, "Bu süreci hızla devam ettirmemiz lazım. Olayı salt güçle çözelim diyorsak bu mümkün değil. Dışlama politikası değil. Halkımız görüyor. Eskiden dağa gidenlerin sayısı 100'ken şimdi bu sayı azaldı" diye konuştu.
     
    DTP'nin Meclis'te olması imkan mı, tehdit mi?
     
    Başbakan Erdoğan, 'Meclis'teki DTP'nin imkan mı, tehdit mi?' sorusu üzerine, "Ben parlamentoyu tehdit olarak görmedim, görmeyeceğim. Onların tavrı ne olacak bu önemli. Terörü desteklerlerse bu, onların buraya gelişinin inkarıdır. Buraya gelmişsen, bu çatı altında koyacağın tavır önemlidir. 'Ben bunu terör örgütü görüyor ve lanetliyorum' demen lazım" dedi.
     
    DTP'nin bu konuda tercih yapması gerektiğinin altını çizen Erdoğan, "Aksi takdirde örgüte meşruiyet sağlarsın. 'Tabanımız aynı' diyorsanız samimi değilsiniz. Zaman bunu açık ve net ortaya koyacak. Ortada bir anayasa ve yasalar var. Parlamentoya giren insanlar bu yasalar içinde çalışmalı. Adaylıklarına 'evet' diyen YSK, mazbatasını isteyen YSK. Hükümetten beklentileri olanlar var. Bu iş yargıyla ilgili. Durumları yasaya tersse bunun gereği yapılır. Seçimle gelmiş insanların durumu hakkında daha ihtiyatlı olunmalı bu ülkenin geleceği için" ifadesini kullandı.
     
    Başbakan Erdoğan, "Avrupa Birliği üyesi ülkelerin tamamı PKK'yı terör örgütü olarak ilan etti, Amerika aynı şekilde. Bu çatı altında olan hele grubu olan siyasi partilerin de aynı şekilde bir terör örgütü olarak ilanetmeleri gerekir. Tabi bunun riskleri var o onların bileceği bir iş. Niye? Sen şimdi burada bir tercih yapacaksın,ya terör diyeceksin, ya demokrasi diyeceksin, eğer bu tercihi yapamıyorsan demek ki sen yolu ayıramamışsın. Bu önemli, aksi takdirde sen terör örgütünün bu noktada meşruiyetine zemin hazırlarsın, kibu parlamento böyle bir zemin değil. Yani onu, inanıyorum ki ne diğer siyasi partiler, ne biz kabul edemeyiz" şeklinde konuştu.
     
    Başbakan, "DTP ile PKK arasında sorun var. Bunun fırsata dönüşmesini isteriz. Silahlı eylemlerden yana değiliz. Terör örgütü bu gerilimi bekliyor. İmralı tokalaşmaya tepki gösterdi. Devam eden mahkemeleri var. Avukatlarıyla görüşüyor, söylemek istediklerini söylüyor" dedi.
     
    Erdoğan, "Her siyasi düşünce kendini tüzel kişilik olarak ifade etmeli. Ama eyleme dönüşürse karşılığını almalı. Partiler kapatılmasın, gerçek kişi cezasını çeksin. Parti kapatmayla netice alınmaz" diye konuştu.
     
    "DTP'nin bugüne kadar ki performansını nasıl buluyorsunuz?" sorusuna da Erdoğan, "Daha işin başındayız belli bir şey yok" yanıtını verdi.
     
    "DTP 'bizim PKK ile tabanlarımız birbirine benzeşiyor' açıklamasını yaptı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna karşılık Erdoğan, "Sıkıntıları oradan geliyor zaten 'arka bahçemizdir, kardeşlerimizdir' bu ifadeleri kullandığınız sürece demek ki bu noktada samimi değilsiniz. Eğer samimi olsalar bu ifadeleri kullanmazlar. Bu ifadeyi kullandığı sürece halkımız buna inanır mı, inanmaz. Onu da zaman çok açık ortaya koyacaktır" diye konuştu.
     
    "Gerilim de terör örgütünün istediği bir kutuplaşma" diyen Erdoğan, "Onu bekliyor, arzu ediyor zaten. Daha ilk günden bazı tokalaşma hadiseleri oldu, o tokalaşma hadiselerine İmralı'dan rahatsızlık sesleri geldi" ifadesini kullandı.
     
    "Nasıl geliyor İmralı'dan bu sesler, ben bunu anlamıyorum" sorusuna karşılık Erdoğan, "Avukatıyla görüşmesini yapıyor, yasalar buna müsait. Burada bizim birbirimizi aldatmamızın anlamı yok. Şu anda terörist başının devam eden mahkemeleri var. Devam eden mahkemeleri sebebiyle avukatının kendisiyle görüşme hakkı var. Bunun yanında ailesinin kendisiyle görüşme hakkı var. Bu görüşmeler esnasında söylemek istediklerini onlara söyleyerek, onlar vasıtasıyla da ulaştırmak istediği yerlere ulaştırıyor bunda bir mani bir hal yok ki" açıklamasında bulundu.
     
    Ermeni soykırımı yasa tasarısı
     
    Başbakan Erdoğan, konuşmasında ABD Kongresi'nin alt kanadı Temsilciler Meclisi'nde oylanan Ermeni yasa tasarısı ile ilgili soruları da yanıtladı.
     
    Erdoğan, 'Sizce tasarı geçecek mi?' sorusu üzerine, "Her ikisi de olabilir. Olumlu olumsuz konuşmalar var. 2 üye gelmemiş, 48 üye var. 4 belirleyici olacak. Başkan Bush, Demokratları, kendi arkadaşlarını aramış. Türkiye aleyhine yazıları olanları aramış. NATO Genel Sekreteri, Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi'yi aramış. Tasarının geçmemesi için çalışmalar sürüyor" dedi.
     
    'Tasarı geçerse nasıl bir tavır sergilersiniz?' sorusu üzerine Erdoğan, "Siyaset duygusallığı kabul etmez. Uzun soluklu düşünmek lazım. Olay bu an değil geleceği var. Bu bölgede ABD önemli bir ortağına zafiyet düşürür. Ermenistan tamamiyle geleceğe yönelik olumlu bakışları kaybeder. Bu kime ne sağlar? Bu sadece diasporaya imkan sağlar. Diaspora Ermenistan'ı feda eder kendi özel çıkarları için" diye konuştu.
     
    Erdoğan, ABD Başkanı George Bush ile yaptığı görüşmelerde Bush'un tavrını olumlu bulduğunu belirterek, "Kongre onların ağırlıkta olduğu bir yer değil. Demokratlar şu anda geçmişi ile çelişkiye düşüyor. Bush, 'ABD'nin menfaatleri için böyle yanlış adıma tevessül etmeyin' demişti. Ne olacak göreceğiz. Temenni ediyoruz ki aklı selim galip gelsin" dedi.
     
    "Bu kozlar hep son noktada masaya konuyor. Uygulanırsa bir sıfır öne geçer deniyor. Mesela Ermenistan'la sınırı açmak. Bizim kararımızı etkileyen sadece bu değil. Bir Yukarı Karabağ olayı var. Ermenistan'ın işgali var. Bunu artık herkes kabul ediyor. Çekilmesi gerekir deniyor. Burada herhangi bir adım atılmamışken Azerbaycanlılar incinir. Bakü-Tiflis-Ceyhan adımları var. Bunların hepsini düşüneceksiniz. Diasporanın derdi başka, kendileri için beklentileri olan özel rantları var" ifadesini kullandı.
     
    Memura zam tartışması
     
    Memur zammına ilişkin soru üzerine de Erdoğan, "Yüksek Planlama Kurulu memur zammı ile ilgili kararı vermez. Bununla ilgili kararı Bakanlar Kurulu verir. Bakanlar Kurulu onla ilgili kararı veriyor. Onu da şimdi bir yere oturtuyoruz. Öyle zannediyorum ki onunla ilgili kararı da açıklayacağız" diye konuştu.
     
    "Yüksek Planlama Kurulu toplantısının ardından başka fiyat ayarlamalarının beklendiği ve bunun kararının Başbakan Erdoğan'a bırakıldığı" yönündeki haberlerin doğruluğunun sorulması üzerine de Erdoğan, "Çok yanlış bir haber. Benim başkanlığımda Yüksek Planlama Kurulu üyeleri var. Bu Kurul üyesi arkadaşlarımızla birlikte nihai kararı veririz" dedi.
     
    Yeni anayasa tartışmaları
     
    Anaysa tartışmalarını da ele alan Başbakan Erdoğan, "21 Ekim'de referandum var. Burada siyasi partiler, tüm sivil toplum örgütleri, üniversiteler ve medyanın müzakereler neticesinde görüşünü alacağız dedik. Biz bundan aldığımız netice ile taslak üzerinde kalem oynatacağız. Sonra da teklifimiz ortaya çıkacak. Teklif Meclis Başkanlığı'na sunulacak. Taslağın nihai şeklini verdikten sonra başta siyasi iktidar olmak üzere sivil toplum örgütlerine götüreceğiz. Havuzda toplayarak teklif haline getireceğiz" dedi.
     
    "Bu AKP anayasası değil" diyen Erdoğan, "Bu, daha önce hazırlanan anayasa teklifleri, taslakları ve dünya anayasalarından sentezler içeriyor. 2008'de çalışmalar hız kazanacak. Meslele ortak akıl oluşturmak, 70 milyonun huzur bulacağı anayasayı ortaya çıkarabilmektir" diye konuştu.
     
    Erdoğan, "Bu paketi biz teklif ettik. Niyetimiz 22 Temmuz'da 2 sandıktı. 367 macerası 22 Temmuz bu anayasa paketi ile alakalı olan vakit son ana kadar kullanıldı, iade edildi. 120 güne mahkum olduk. Biz bunun gereğini yapıyoruz. Burada bir 11'inci cumhurbaşkanı olayı var. Şüpheleri giderebilmek için adım atmak gerekiyor. Yeni anayasa bir süreç şu anda ne olacağı belli değil. Bir gidelim bu işi çözelim diyoruz. Görevimiz problem çözmek" dedi.

    TEZKERE HAZIRLIĞI

    Güneydoğu'da iki günde 15 şehit verilmesinin ardından, 9 Ekim'de toplanan Terörle Mücadele Yüksek Kurulu'ndan çıkan karar, tezkere sürecinin ilk adımı oldu:
     
    "Son dönemde gerçekleşen ekonomik, sosyal ve siyasal gelişmelerden rahatsızlık duyan ve halk desteği kaybolan örgütün kanlı terör eylemlerini artırma gayreti içerisinde olduğu tespit edilerek, vatandaşlarımızın huzur, güven ve refahını artıracak faaliyetlerin hız kesmeden sürdürülmesi kararlaştırılmıştır. Bu çerçevede, terör örgütünün komşu bir ülkedeki mevcudiyetini sona erdirmeye yönelik olarak önümüzdeki süreçte, gerektiğinde sınır ötesi operasyon dahil olmak üzere hukuki, ekonomik ve siyasi her türlü tedbirin alınması, terör ve teröristlerle etkili yöntemlerle kararlı bir şekilde mücadeleye devam edilmesi konusunda görevli kurum ve kuruluşlara gerekli emir ve talimatlar verilmiştir."
     
    Aynı gün, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında toplanan AK Parti Merkez Yürütme Kurulu, terörle mücadele kapsamında, sınır ötesi operasyon için tezkerenin hazırlanarak Meclis’e gönderilmesine karar verdi. Erdoğan "Meşru müdafaa hakkımızı kullanacağız" dedi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow