İstanbul Barosu: "Güvenlik terörü"
İstanbul Valiliği ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne bir tepki de İstanbul Barosu'ndan geldi. Baro, güvenlik güçlerinin TCK'nın 256'ncı maddesini ihlal ettiğini açıkladı.
İstanbul Barosu Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, 1 Mayıs'ta göstericilere, "görevin gerektirdiği ölçünün dışında kuvvet kullanıldığı" belirtilerek, "Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 256'ncı maddesinde yer alan suç tipi açıkça ihlal edilmiştir. Bu hüküm gereğince güvenlik güçlerine yönelik kasten yaralama hükümlerinin uygulanma olanağı doğmuştur. Bu konunun özellikle takipçisi olacağız" denildi.
Açıklamada, "1 Mayıs emekçi bayramının ve 1977 yılı kutlamalarında yaşanan katliamın kınanması ve bu katliamda hayatını kaybedenleri anmak için çeşitli sendika ve sivil toplum kuruluşlarının Taksim Meydanı'ndaki girişiminin İstanbul Valiliği'nce sert bir biçimde bastırılması ve halkın bunun sonucunda yaşadığı büyük mağduriyetin, hukuk devleti adına bir talihsizlik olarak değerlendirildiği" kaydedildi.
Resmi makamlarca ısrarla ortaya konulan güvenlik gerekçelerinin inandırıcı olmadığının düşünüldüğü belirtilen açıklamada, "Hatta Taksim'de böyle bir toplantının yasaklanmış olmasını toplumsal düzen açısından daha büyük bir risk olarak değerlendiriyoruz. Gerçekten de böyle akıl almaz ve çağ dışı uygulama ile Taksim Meydanı dışındaki her yerin adeta kontrol edilemez bir hale getirilmekte olduğunu açıkça görüyoruz" denildi.
Açıklamada, bu durumun Türkiye'de terör eylemleri yolu ile toplumsal barışı bozmak isteyenlerin amacına hizmet edeceği belirtildi.
İstanbul gibi büyük bir kentte toplu taşıma araçlarının çalıştırılmaması, belirli bölgelerde yolcu indirilmesine izin verilmemesinin eleştirildiği açıklamada, "Aralarında baro muzavukatlarının da bulunduğu çok sayıda kişinin de gözaltına alınması, sıkıyönetim dönemlerini aratmamıştır. Şiddet içermeyen yürüyüş ve gösterilere Valilik talimatı ile yapılan coplu ve gazlı müdahale, bu önemli günü şiddete bürümüştür. Genç-yaşlı birçok insan sağlık sorunu yaşamıştır" denildi.
AB uyum yasaları çerçevesinde mevzuat değişiklikleri yapmanın, modern bir toplum olmaya yetmediği kaydedilen açıklamada, hukuk devletinde yazılanlara da uyma yükümlülüğünün sadece bireylere ait olmadığı, devleti temsil edenlerin bu noktada çok daha özenli olması gerektiği vurgulandı.
"Ne yazık ki izlediğimiz görüntüler hepimizi dehşet içerisinde bırakmıştır" denilen açıklamada orantılı güç kullanmak zorunda olan güvenlik güçlerinin hastane ve sağlık ocağına yakın noktalarda dahi gaz kullandığı ve bu durumun kabul edilemez olduğu açıklandı.
Olaylarda TCK'nın 256'ncı maddesinde yer alan suç tipinen açıkça ihlal edildiğinin belirtildiği açıklamada "Daha açık bir anlatımla; görevin gerektirdiği ölçünün dışında kuvvet kullanılmıştır ve anılan düzenlemenin amir hükmü gereğince güvenlik güçlerine yönelik olarak kasten yaralama hükümlerinin uygulanma olanağı doğmuştur. Bu konunun özellikle takipçisi olacağız. Özetle tüm bu yaşananları, deyim yerinde ise güvenlik terörü olarak değerlendirmekteyiz" denildi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İstanbul'da kan donduran olay! Eşini öldürüp aracın bagajına koydu
Göçmen kaçakçısı şüphelisinin yakınından gazetecilere tepki: Adam mı öldürdük ne çekiyorsunuz
Kağıthane’de ilginç olay! Çamaşır makinesi yürüyünce itfaiye devreye girdi
NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ PERSONEL ALIMI BAŞVURU TARİHLERİ 2025! Namık Kemal Üniversitesi 50 personel alımı başvuruları ne zaman, şartları neler?
Son Dakika! Bursa'daki Bıçaklı Saldırı Görüntüleri Şoke Etmişti: Saldırdığı Kişi Amcası Çıktı!