BKM'den karamsar tablo
Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kaplan, kredi kartları ile ilgili teklifin Meclis'ten geçmesi halinde, finansal anlamda aynı gidişatın olmasının "hayalcilik" olacağını söyledi.
Kaplan, BKM tarafından hazırlanan "Banka ve Kredi Kartı Kullanım Alışkanlıkları Araştırması Kart Monitör 2008" sonuçlarının açıklandığı toplantıda gazetecilerin Meclis'e sunulan kredi kartlarına dair yasa teklifiyle ilgili sorularını yanıtladı.
Kaplan, teklif Meclis'ten geçerse neler yaşanabileceğini şöyle anlattı:
"İşin finansal boyutunu düşünürseniz, hayatımızın bu şekilde gidiyor olmasını beklemek hayalcilik olur, birşeyler ciddi anlamda değişir. Doğal akışında; ben taksitin 12 taksitlerden, 8 taksitlerden belki 2-3 taksitlere inmesini, belli sektörlerde belki taksitin kalmamasını, yapılan kampanyaların artık sona ermesini, yüksek tutarlı bir alışveriş yaparken kredi kartınızı çok kolay kullanılamaz hale gelir kart hamileri diye düşünüyorum. Dolayısıyla ekonomiyi mutlaka olumsuz etkiler. Taksit kalkmasa bile önemli ölçüde azalır veya ciddi anlamda alışverişteki payı düşer."
Teklifin geçmesinin, hem ekonomiye hem perakendenin dinamiklerine zarar vereceğini düşündüklerini belirten Kaplan, "Yani ülkenin yararına bir çalışma olmadığını düşünüyoruz. Zaten serbest piyasa mekanizmasının işleyişine müdahalelerin genelde öngörülemeyen sonuçları olabiliyor ve bu sonuçlara da çok daha geniş kitleler maalesef olumsuz yönde katlanmaya mecbur bırakılıyor" dedi.
Yasayla zaten faiz üst sınırını belirleme yetkisinin Merkez Bankası'na verilmiş olduğunu hatırlatan Kaplan, "Bu rol ona verilmiş ve Merkez Bankası da bu rolü zaten en iyi şekilde oynuyor. Gerekli gördükleri düzenlemeleri yasal zemine dayanarak yapıyorlar, bütün bankalar da buna uyuyor" diye konuştu.
Bankaların fahiş faiz uyguladığı iddiası
"Aylık 4.93 faiz, yıllık bileşik yüzde 75'lere varan faizler açıklamaları belki de bizim doğru bilgilendirmeleri yapamadığımız anlamına geliyor" diyen Kaplan, "Ben ortada bilgi eksikliği olduğunu düşünüyorum. Bileşik faiz diye birşey yok, yasal olarak da bu düzenlenmiş durumda. Yasa tasarısının gerekçe dökümünde yazan bankaların yüzde 4.93 faiz uyguladığı iddiası doğru değil, çünkü 4.55 uyguluyoruz 1 Nisan'dan itibaren. Bankaların fahiş faiz uyguladığı iddiası ile yasa tasarısı veriliyor ama böyle birşey yok" dedi.
Kaplan, "Bu iddialar ile ekonominin aynı gün etkilendiğini, borsada bankaların hisse senetlerine gelen satış emirlerini gördünüz, yurtdışından telefonlar gelmeye başladı, 'ne olacak' diye. Yetkili bir kurum (T.C Merkez Bankası) var, yetkili kurum dışında farklı kişilerin kendi kişisel veya münferit bazı önerilerini Meclis'e bu şekilde taşıyor olması ve yurtdışından buraya bakan yabancı yatırımcıları, banka ortaklarını da endişelendiriyor" ifadesini kullandı.
Böyle bir çalışmanın faydalı olmayacağını düşündüklerini söyleyen Kaplan, taksitin ortadan kalkması-azalması, şu anki koşulların ortadan kalkması ya da azalması, perakenin de yavaşlamasının, ciroların düşmesi ya da istihdamın, ekonominin yavaşlaması anlamına geleceğini söyledi.
Teklif geçerse ne olur?
Kaplan, teklif Meclis'ten geçerse, ekonominin doğal akışına göre müşteriye sağlanan faydaları sürdürmeye devam edeceklerini belirterek, "'Taksit bir günde kalksın' diye bir protestomuz olmaz. Herşeyden önce müşteri tarafında olmaya devam edeceğiz. Ama işin finansal boyutunu düşünürseniz, hayatımızın bu şekilde gidiyor olmasını beklemek hayalcilik olur, birşeyler ciddi anlamda değişir" dedi.
Kaplan, "Hiç birimiz herhalde çek-senete geri dönüyor olmayı istemeyiz diye düşünüyorum" dedi.
KART FAİZİNE SINIRA TEPKİLER NASIL?
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, ABD'de kredi kartları faizinin tüketici kredi faizinin 1.7 katı olduğunu bildirerek, Türkiye'de bunun 2.9 - 3 kat olduğuna belirtti.
Yılmaz, "Bu oran bizim gibi gelişmiş ülkelerde 2.5 katıdır. Meksika'da 2.25'tir ama ekonomide yaşanan gelişmelere bağlı olarak 2.5 katı olabilmektedir" dedi.
Bir milletvekilinin, "Hükümet ile uyum içinde çalışıyor musunuz? Yasal düzenlemeye ihtiyaç var mı?" sorusuna karşılık Yılmaz, Merkez Bankası olarak yasalardan kaynaklanan yetkilerini kullandıklarını ifade etti.
Yılmaz, bir başka soru üzerine de "Yapmak isteyip de yapamadığımız bir şey yok" değerlendirmesinde bulundu.
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Tevfik Bilgin, kredi kartı faiz oranlarına sınır getirilmesine yönelik çalışmalarla ilgili bugüne kadar yorum yapmadıklarını, belli bir oranda faiz tavanı getirilmesi hususunda bir girişimin bulunduğunu bildiklerini ve bu konuda bankacıların yorumları olduğunu anlattı.
Bilgin, kredi kartlarıyla ilgili, iki yıl önce bir kanun taslağı hazırladıklarını, bunun da yasallaştığını, kanunlaşırken de, çok eleştiri aldıklarını belirtti.
Bilgin, "Buradaki sorunların bankalar ile tüketiciler arasındaki karşılıklı diyalogla çözülmesinin daha anlamlı olduğunu düşünmekteyim. Şahsi görüşüm şudur ki, kanun bütün çerçevesiyle dört dörtlük uygulanırsa, kredi kartlarındaki bir çok sorun çözülebilir. Piyasanın işleyişine bir müdahale, kredi kartı sorununu daha da büyütebilir veya bankacılarımızın faiz değil de, başka şeyler üzerinden kredi kartı masraflarını artırmalarına yol açabilir" dedi.
Bunun da kayıtdışında önemli bir araç olarak görünen kredi kartını menfi etkileyeceğini söyleyen Bilgin, "BDDK Başkanı olarak, piyasa mekanizması sınırlamalarının çok uygun olmadığını düşünmekteyim. Tabii ki takdir yüce Meclis'in" diye konuştu.
Garanti Bankası Genel Müdürü Ergun Özen, kredi kartı faiz oranlarına sınır getirilmesiyle ilgili bir çalışma olduğunu hatırlatarak, bunu değerlendireceklerini söyledi.
Merkez Bankası'nın şu anda bilimsel bir formül altında tavan faizler belirlediğini ve bu formülün de adil olduğunu düşündüğünü ifade eden Özen, "Türkiye ekonomisinin daralmaya başladığı bir ortamda bazı kararları çok daha dikkatli almamızda fayda var diye düşünüyorum" dedi.
Kararın olumsuz getirilerinin ne olabileceği yönündeki bir soru üzerine Özen, "Bankacılık sektörü olarak biz karlılık açısından bunun altından kalkarız. Bizim B planlarımız her zaman hazırdır. Burada dikkat edilmesi gereken konu, makro dengelere nasıl etkisi olacaktır?" diye konuştu.
Bankalararası Kart Merkezi (BKM) Genel Müdürü Sertaç Özinal, kredi kartı faizlerinin düşürülmesi ile ekonominin tüm taraflarının olumsuz etkileneceğini belirtti.
Özinal, "Düşürülmeye çalışılan kart faizleri, kredi kullanımının başlıca sebeplerinden olan taksit ve puan uygulamalarının çok büyük oranda azalmasına neden olacaktır. 2007 yılında 1 milyar YTL'yi aşkın puan, kart sahipleri tarafından toplanmış ve harcanmıştır. Kart sahiplerinin yüzde 95'i aşan bir kısmı bankaların sunduğu puan, taksit, mil uygulamalarından faydalanmıştır. Tüm bu süreç tüketiciye sağlanan ödeme kolaylığı ve esnekliğin zedelenmesine neden olacaktır" dedi.
Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Derneği (AMPD) Yönetim Kurulu Başkanı Nuşin Oral, "Kredi kartlarına yapılacak uygulamaların daha doğrusu serbest piyasanın gidişatına müdahale edebilecek uygulamaların tüketimi etkilemesi doğrultusunda daha da geriye gideceğini, ki yurtdışında bunu bu sene takip edebildik" dedi.
Türkiye'de bu rakamlarda devam edilirse ciddi etkilenme yaratabileceğinden korktuklarını ifade eden Oral, tüketicinin tercihinin net bir şekilde taksit ve kampanyalar olduğunu, son üç senedir özellikle giyim perakendesinde fiyatların gerilediğini ancak işbirlikleri sayesinde belirli oranlarda rakamların tutulduğunu söyledi.
2002-2007 yılları arasında Türkiye'nin yüzde 7'lere varan büyüme yaşadığını belirten Oral, "Hepimiz bunların sonucunda yatırımları programımıza aldık, yatırım yapmaya devam ediyoruz. İç talep ekonominin dinamosu olarak buradaki en önemli rolü oynuyor. İç talebin hasar almasından korkuyoruz. Sistemin herhangi bir noktasına müdahale etmeye başladığınızda zincirleme efekt yaratma ihtimali çok yüksek" dedi.