"Dalgalanmalardan sınırlı düzeyde etkileniriz"

Ekonomide son yıllarda sağlanan yapısal dönüşümler ve ekonomiye yönelik temel politikaların kararlılıkla uygulamaya devam edilmesinin, uluslararası dalgalanmaların Türkiye'ye yansımalarını sınırlı düzeyde tutacağı bildirildi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında bugün yapılan Ekonomi Değerlendirme toplantısına ilişkin yapılan yazılı açıklamada, bu politika çerçevesinin, makro ekonomik istikrarda sağlanan gelişmenin sürdürülmesine, ekonominin büyüme performansının korunmasına, Türkiye'nin her yerli hem küresel yatırımcılar için cazibesini devam ettirmesine ve refeh seviyesinin yükselmesine önemli katkılar sağlayacağı vurgulandı.
Ekonomi ile ilgili bakanların ve bazı milletvekillerinin de katıldığı değerlendirme toplantısında, 2007 yılı temmuz ayından sonra daha da belirginleşen ABD konut piyasasındaki sorunlar ve bu sorunların kredi piyasalarına yansıması sürecinin devam etmesinin beklendiğine işaret edildi.
Açıklamaya göre, özellikle kredi koşullarının sıkılaşması ve risklerin yeniden fiyatlandırılması sürecinin küresel ekonomide büyümenin yavaşlamasına yol açacağı öngörülüyor.
Ancak, büyüme hızındaki yavaşlamanın, gelişmiş ülkelerde daha belirgin, gelişmekte olan ekonomilerde ise daha ılımlı olması bekleniyor.
Dünya büyüme hızı öngörülerinin aşağıya çekilmiş olmasına ve bu revizyona ilişkin aşağı yönlü bazı risklerin bulunmasına rağmen, bu yıl dünya genelinde, özellikle yükselen piyasa ekonomilerinde büyümenin ve ticaret hacminin artışını sürdüreceği beklentisine yer verilen açıklamada, küresel ekonomide beklenen yavaşlama ile kredi koşullarının sıkılaşmasının, Türkiye ekonomisinin son dönemlerde uluslararası ekonomive mali piyasalar ile gerçekleştirdiği bütünleşme süreci de dikkate alındığında, Türkiye'ye yansımalarının olmasının doğal karşılanmasıgerektiğine dikkat çekildi.
Direnebilme kabiliyeti...
Türkiye ekonomisinin, son dönemde izlenen politikalar sonucunda ciddi bir istikrara kavuştuğu, muhtemel riskler karşısında kendisini koruyabilme özelliğini geliştirdiği, küresel ve yerel şoklara direnebilme kabiliyetini artırdığı vurgulanan açıklamada, "Ekonomimizin temel göstergelerinde son yıllarda köklü iyileşmeler gerçekleştirilmiştir. Bu kapsamda büyümenin özel sektör ağırlıklı ve verimliliğe dayalı bir yapıya kavuşması, ihracatımızın ürün ve ülk eçeşitliliğinin artırılmış olması, kamu açıklarının çok ciddi biçimde azaltılması, kamu borç yükünün ciddi oranda düşürülmüş olması, kamu borcunun yapısının risklere karşı hassasiyetinin düşürülmesi, mali sistemin köklü bir finansal ve operasyonel güçlenmeyi gerçekleştirmesi,Türkiye'nin doğrudan küresel yatırımlar için bir cazibe merkezi haline gelmesi, enflasyonun tek haneli düzeylere düşürülmesi, son yıllarda elde ettiğimiz kazanımlardır" denildi.
Açıklamada, "Bu kazanımlarda siyasi istikrar, makro ekonomik politika uygulamalarında tutarlılık, devamlılık, öngörülebilirlik ve güvenin sağlanmış olması ile gerçekleştirdiğimiz köklü yapısal reformlar belirleyici rol oynamıştır. Önümüzdeki dönemde de bu ihtiyatlı disiplinli ve tutarlı politika çerçevemiz kararlılıkla devam ettirilecektir. Bu çerçevede mali disiplin korunacak, harcamalarda bütçe büyüklüklerine bağlı kalınacak, enflasyonu hedeflenen düzeye indirme kararlılığından taviz verilmeyecek, özelleştirme programımız kararlılıkla uygulanacak, Hükümet Eylem Planı'nda yer alan yapısal reformlar süratle hayata geçirilecektir" ifadesi kullanıldı.
Açıklamada, ekonomide son yıllarda sağlanan yapısal dönüşümler ve ekonomiye yönelik temel politikaların kararlılıkla uygulamaya devam edilmesinin, uluslararası dalgalanmaların Türkiye'ye yansımalarını sınırlı düzeyde tutacağı kaydedildi.
Bu politika çerçevesinin, makro ekonomik istikrarda sağlanan gelişmenin sürdürülmesine, ekonominin büyüme performansının korunmasına, Türkiye'nin her yerli hem küresel yatırımcılar için cazibesini devam ettirmesine ve refah seviyesinin yükselmesine önemli katkılar sağlayacağı belirtildi.