"AKP kırmızı kart sınırında"
![AKP kırmızı kart sınırında](https://image.cnnturk.com/i/cnnturk/75/740x416//527e317d992df10cd03502d4.jpg)
Radikal gazetesi Ankara Temsilcisi Murat Yetkin, AK Parti'ye yönelik kapatma davası süreciyle, "keskin köşelerin törpülendiğini", "iki sarı kart gören AK Parti'ye, kırmızı kart alma sınırına dayandığı uyarısının yapıldığını" söyledi.
Washington'daki düşünce kuruluşlarından Brookings Enstitüsü'nde, ABD'nin eski Ankara Büyükelçilerinden Mark Parris'in yönetiminde, Türkiye'de, AK Parti'nin kapatılması istemiyle açılan davada, Anayasa Mahkemesi'nin kararının etkilerinin tartışıldığı bir panel düzenlendi.
Panelde konuşan Radikal gazetesi Ankara Temsilcisi Yetkin, AK Parti'nin karşılaştığı durumu futbol benzetmesiyle açıklarken, "AKP iki sarı kart gördü, oyun dışı kalması gerekiyordu, ama, kırmızı kart alma sınırına dayandığı belirtildi ve 'bundan sonra daha dikkatli ol' denildi" dedi.
Yetkin, ordunun, Anayasa Mahkemesi'ni maniple ettiği yönündeki komplo teorilerinin de kararla boşa çıktığını söyledi.
Kapatma davasının,Ergenekon davasıyla denk gelmesinin tesadüf olduğunu belirten Yetkin, "Kapatma davası tamamen Anayasa Mahkemesi'nin türban meselesiyle ilgili girişimidir, ama durumun kamuoyunda algılanması farklı oldu" diye konuştu.
Yargı sistemindeki problemlerin nasıl çözüleceği yönündeki bir soru üzerine Yetkin, "Türkiye bir değişimden geçiyor, ekonomik, yönetimsel ve aynı zamanda siyasi. Ordu içinde de yavaş bir değişim süreci var. Yargı da aynı zamanda değişiyor" dedi.
"Türban sınır"
Anayasa Mahkemesi'nin kararından sonra AK Parti'nin eylemlerinde bir sınır olup olmayacağı sorusu üzerine Yetkin, "O sınır türban" dedi ve türban meselesine dokunulmasının yeniden sıkıntı yaratacağına işaret etti.
ABD ve AB'den gelen tepkilerin kapatma davasının sonucuna etkisine ilişkin bir soruyu yanıtlayan Yetkin, ABD'den gelen açıklamaların AB'ye oranla daha dengeli olduğunu söyledi.
Yetkin, "Bazılarının AB'nin açıklamalarını daha cesur diye nitelemesi mümkün ancak müdahale olarak algılandı. Bunlar yargıçları nasıl etkiledi bilemem ama kamuoyunu etkiledi. AB yetkilileri de bu durumu kavradılar ve ilk keskin açıklamalarına bir fren koydular, daha dengeli tutum sergilediler. Türk halkı da bir kere daha izole olmadığını anladı" ifadesini kullandı.
Murat Yetkin, "Türkiye'de Seçim Yasası ve Siyasi Partiler Yasası değiştirilmeden rahat uyumanın mümkün olmadığı" yorumunu da yaptı. Siyaset Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Kurucu Başkanı İbrahim Kalın da paneldeki konuşmasında, AK Parti hakkında kapatma kararı verilseydi, başta ekonomi olmak üzere Türkiye için kritik konularda olumsuz bir etkisinin olacağını söyledi.
Kalın, "Şimdilik bu siyasi yargısal süreç mutlu bir notayla bitti" değerlendirmesini yaptı. Son seçimlerden bu yana Türkiye'nin bir "normalleşme" sürecinden geçtiğini söyleyen Kalın, Kuzey Irak, Kürt meselesi, Alevi meselesi gibi konuların tartışıldığını, kutuplaşmaların gerçekleştiğini ve pek çok cephede bir mücadelenin yürütüldüğünü kaydetti.
Kalın, "Bunu sadece İslamcı-laik mücadelesi diye nitelemek çok basite indirgemek olur" dedi.
"Gerçek sorun halı altına süpürülerek ertelendi"
Türkiye'de kritik meselelerin "halı altına süpürülerek ertelendiği" yorumunu yapan Kalın, ulusal uzlaşma yolunun bulunması gerektiğini kaydetti.
Türban meselesinin küçümsenmemesi gerektiğini belirten Kalın, herhangi bir demokratik kültürde böyle bir konunun yeri olmaması gerektiğini söyledi.
İbrahim Kalın, "Eğer AK Parti 'benim parmaklarım yandı' diyerek mutfakta sadece tabakları yıkarsa bir şey üretemez" dedi.
Erhan: "Karar herkesi rahatlattı..."
Avrasya Stratejik Araştırmalar Vakfı (ASAM) Başkan Yardımcısı Çağrı Erhan da, Anayasa Mahkemesi kararının herkesi rahatlattığını, ancak AK Parti'nin "ciddi bir uyarı" aldığını belirtti.
Erhan, parti kapatılsaydı "kaotik bir ortamın" oluşacağına dikkat çekti ve kapatma sürecinin kanunlar çerçevesinde yapılan meşru bir süreç olduğuna işaret etti.
Erhan da, kapatma davasıyla Ergenekon davasının aynı zamana denk gelmesi arasında hiç bir ilişki olmadığını söyledi. Türban meselesinin şimdilik gündemden çıkarılması gerektiğini söyleyen Erhan, bunun bir insan hakları meselesi olduğunu kabul ettiğini, ancak Türk halkına sorulursa öncelikli ilk 10 konu arasında bunun yer almadığını belirtti.
Erhan, "Türk halkına sorarsanız ekonomi, güvenlik,eğitim, sosyal güvenlik, dış politika ve insan hakları konuları öncelikli" dedi.
Rektör atamalarıyla ilgili bir soru üzerine Erhan, daha önceki cumhurbaşkanlarının da, üniversitelerde en çok oy alan adayı değil kendiistediği adayı seçmesine örnekler bulunduğuna işaret etti ve "Bu durum cumhurbaşkanlarının suçu değil, kanun böyle. Ben üniversite üyesi olarak sandıktan çıkanın atanmasını isterim. Sistem çok karmaşık ve demokratik değil, ancak sıkıntı sistemde. Sistem değişmeli" diye konuştu.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Trump imza attı: "İran'a maksimum baskı" politikası! Tahran'dan ilk yanıt geldi
Trump'ın "Gazze'yi devralacağız" açıklaması… Uzmanlar yorumladı: Şok etkisi! ABD dış politikasının yansıması…
Son Dakika | ABD ve İsrail'den Yeni İşgal Planı Mı? Trump "Gazze Şeridi'ni Devralacağız" Dedi!
Faciadan dönüldü! Yolcu otobüsü alev alev yandı
Kraliçe Mary'e Şok: Michelin Yıldızlı Restorana Alınmadı!