2008'de dünyayı bekleyen güvenlik tehditleri

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi CSIS'e göre, 2008'de ABD-İran arasında bir savaş muhtemel gözükmüyor. Son dönemde ABD ve AB ile çalkantılı ilişkiler yaşayan Türkiye de gelecekte yeni ortaklık alternatiflerine yönebilir.

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Haberin Devamı

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Merkezi, 2008 yılında dünyayı bekleyen güvenlik sorunlarına ilişkin bir rapor yayımladı.
 
İşte öne çıkan bazı başlıklar:
 
ABD-İran savaşı 2008'de mi olacak?
CSIS'e göre, İran ile 2008'de bir savaş muhtemel değil. Irak ve Afganistan savaşları ABD ordusunu yıprattı. ABD'nin kara birliklerini İran'da kullanması söz konusu değil. İran'a saldırı şu anki stratejiye de uymuyor. Böyle bir saldırı Irak'ta küllenmekte olan ateşi körükler.
 
Irak'tan çekilme
ABD'nin 2008'de ani bir çekilme gerçekleştirmesi mümkün görünmüyor. Hızlı bir çekilme yenilgi gibi görüneceği için ABD bu işi aşamalara yaymak zorunda.
 
Pakistan'ın istikrarı
Pakistan'ın istikrarı komşuları ile ilişkileri ve bölge açısından da kritik. Taliban'a düşmanca bakacak mı yoksa onlarla ilişkiyi sürdürecek mi? Komşularıyla sükunetin devamı ve için en önemli unsur Pakistan iktidarının meşruiyeti.
 
2008 Avrupa yılı mı olacak?
ABD'nin açısından Avrupa ile ilişkiler olumlu şeyler vadediyor. İngiltere'de Gordon Brown, Almanya'da Angela Merkel ve Fransa'da Nikolas Sarkozy, ABD ile işbirliğine hazır isimler. Birliğin geleceğinde aslında Fransa'nın dönem başkanlığı belirleyici olacak.
 
Rusya'da devlet başkanlığı seçimleri
Rusya'da Vladimir Putin'den sonra başkan kim olacak? Önemli olan bu. Rusya transatlantik bağların zayıflığından, ABD'nin nispeten güçsüz oluşundan faydalanmaya çalışabilir. Bu da istikrarsızlığı besleyecek bir unsur.
 
Türkiye ve Batı'yı yapıcı bir gelecek mi bekliyor?
Son dönemde hem ABD hem de AB ile gerilen ilişkiler Türkiye'yi yeni alternatifler aramaya itiyor. Avrasya'ya yönelmek bunlardan biri. Ancak Türkiye'nin refahı ve istikrarı küresel ekonomiyle bütünleşmesine bağlı. Bu da ABD ve AB ile iyi ilişkileri gerektiriyor.
 
Kosova'nın bağımsızlığı
Rusya, uluslararası konumunu güçlendirmek, ABD hegemonyasına karşı bir denge kurmanın peşinde. NATO ve AB, Kosova konusunda net bir duruş sergilenmedikçe Rusya bu zayıflıktan faydalanıp durumu kendi lehine çevirmek isteyecek.