Irak'a komşu ülkeler toplantısı sona erdi
Irak'a komşu ülkeler ile BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri, AB Komisyonu, İslam Konferansı Teşkilatı ve Arap Birliği'ni bir araya getiren Genişletilmiş Irak'a Komşu Ülkeler Dışişleri Bakanları toplantısı, Kuveyt'te yapıldı.
Genişletilmiş Irak'a komşu ülkeler dışişleri bakanlarının Kuveyt toplantısı sonunda yayımlanan bildiride, terörle ilgili konulara geniş yer verilerek, Irak'taki her türlü terör faaliyeti kınandı.
Bildiride, Dördüncü Genişletilmiş Bakanlar Toplantısı'nın da Bağdat'ta yapılması kararlaştırıldı.
Sonuç bildirisinde, "Irak'ta, bütün çeşitleriyle her türlü terör faaliyeti kınanarak", bu tür faaliyetlerin bir an önce sona erdirilmesi, bu çerçevede Irak hükümetinin terörle mücadelede artan çabalarına da destekte bulunulması çağrısı yapıldı.
Irak topraklarının komşulara yönelik terörizm için bir üs olarak kullanılmasının ve bunun tersinin engellenmesi için her türlü çabanın gösterilmesinin gerektiğinin de vurgulandığı bildiride, Irak ile komşu ülkeler arasında terörle mücadele konusunda imzalanan ikili anlaşmalar hatırlatıldı.
Bildiride, bu çerçevede, Irak hükümetinin ülkedeki bütün güvenlik sorumluluğunu üstlenmesi için silahlı ve güvenlik güçlerinin yeteneklerini geliştirme yönündeki çabalarına da destek ifade edildi.
Bildiride, bütün ülkelerin uluslararası hukuk, ilgili uluslararası anlaşmalar, BM Güvenlik Konseyi'nin 1546 ve 1618 sayılı kararları ve diğer ilgili kararlar çerçevesinde, terörist faaliyetlerle savaşma, topraklarının teröristler tarafından terör faaliyetlerinin ikmali, organizasyonu ve başlatılması için kullanılmasını engelleme ve Irak hükümetine topraklarından terör örgütlerini ihraç etmek konusunda yardım etme yükümlülüğü içinde oldukları vurgulandı.
Bildirinin terörle ilgili bir başka maddesinde ise Irak ve komşu ülkelerin teröristlerin geçişlerini ve yasadışı silah trafiğini engellemeye yönelik ortak çabalarına destek verildi.
Diğer yandan, Irak ile komşu ülkeler arasındaki işbirliğinin, ortak sınırların korunarak, teröristlerin ve terör örgütlerinin her türlü yasadışı kaçakçılığının,mali ve lojistik desteklerinin kesilmesi, şiddet ve terörün teşvik edilmesinin reddedilmesi konularında güçlendirilmesinin de önemi yinelendi.
Irak'ın bağımsızlığı ve tam egemenliğine vurgu
Bildiride, Irak'ın Arap ve İslam kimliği, bağımsızlığı, tam egemenliği, ulusal birliği ve toprak bütünlüğü tekrar teyit edilerek, Irak'ın uluslararası tanınmış sınırlarının korunması, Irak'ın iç işlerine karışılmaması ilkelerine ve Irak halkının kendi siyasi sistemlerini ve siyasi geleceklerini özgürce belirleme haklarına vurgu yapıldı.
Sonuç bildirisinde, anayasal temelde ve seçilmiş Irak hükümeti ile Temsilciler Meclisi'ne tam destek verilerek, Irak halkının hızlı ve etkin olarak, refah içinde, özgür, bağımsız, birleşik, demokratik ve federal bir yapıda yaşamasının önemine dikkat çekildi ve Irak vatandaşlarının devam eden siyasi sürece barışçı şekilde katılımlarının temel hakları olduğu belirtildi.
Bildiride, gerek uluslararası toplum gerekse Irak'ın komşularının, Irak halkı, bölge ve uluslararası toplum yararına Irak'ta barış, istikrar ve güvenliğin geliştirilmesine bağlılıkları yeniden onaylanırken, İstanbul'da 3 Kasım 2007'de yapılan Genişletilmiş Irak'a Komşu Ülkeler Toplantısı'nda kabul edilen ve Irak hükümeti tarafından Irak Dışişleri Bakanlığı içinde oluşturulan ad-hoc destek mekanizmasının kurulmasının memnuniyetle karşılandığı da vurgulandı.
Enerji Calışma Grubu toplantısı İstanbul'da yapılacak
Konferansta Enerji Çalışma Grubu, Yerinden Edilmiş Iraklılar Çalışma Grubu ve Güvenlik Eşgüdümü ve İşbirliği Çalışma Grubu'nun önerilerinin gözden geçirildiği ve kabul edildiğinin kaydedildiği bildiride, bu önerilerin tüm ilgili ülkeler tarafından uygulanmasının önemine vurgu yapıldı.
Bildiride, bu bağlamda güvenlik çalışma grubunun bir sonraki toplantısını Şam'da, enerji çalışma grubunun bir sonraki toplantısının İstanbul'da ve mültecilerle ilgili çalışma grubunun da bir sonraki toplantısının Amman'da en kısa zamanda yapılmasının beklendiği belirtildi.
Bildiride, Irak hükümetinin siyasi süreci genişletme, seçilmiş kurumları güçlendirme, siyasi diyalog ve ulusal uzlaşının geliştirilmesi, mülteciler ve yerlerinden edilmiş kişiler de dahil olmak üzere savunmasız gruplara yardım sağlanması, insan haklarının ve adli reformların korunmasının iyileştirilmesi yönündeki çabaları memnuniyetle karşılandı.
Iraklıların, Irak'ın istikrarı, bütünlüğü ve sürdürülebilir kalkınması için kapsamlı bir siyasi diyalog ve ulusal uzlaşı konusunda cesaretlendirildiğinin dile getirildiği bildiride, Irak'ın ulusal uzlaşısının sağlanmasının önemine işaret edilerek, Irak hükümetinin bu bağlamdaki rolüne övgü yapıldı.
Irak hükümetinin, Irak'ta şiddeti kışkırtanlara karşı koymak konusundaki devamlı çabası ve Irak silahlı ve güvenlik güçlerinin silahlı grupların oluşturduğu tehdidi caydırma ve ona karşı koyma konusundaki rolüne de övgü yapılan bildiride, Irak hükümetinin hukukun üstünlüğünü uygulayarak ve devletin silahlı güçler üzerindeki tekelini teminat altına alarak, tüm milis güçlerin ve hükümet dışı silahlı grupların silahsızlandırılması ve tasfiye edilmesi konusundaki bağlılığının memnuniyetle karşılandığı belirtildi.
Bildiride, siyasi eğilimleri ile etnik ve hizipsel intisapları ne olursa olsun, Irak'ın tüm unsurları ulusal birliğin arttırılması için çalışmaya çağrılarak, Irak'ın ulusal kimliği ilkesine vurgu yapıldı.
Tarihi mirasın korunması çağrısı
İlgili bütün uluslararası ve bölgesel örgütlere Irak'ın tarihi mirasının korunması çağrısında da bulunulan bildiride, bu mirasın savaş nedeniyle tahrip ve yok edildiği hatırlatıldı.
Bildiride Suriye, Ürdün ve Mısır hükümetlerinin Irak'ta yerlerinden edilmiş insanları cömertçe ağırlamak konusundaki kararlı gayretlerinin şükranla tanındığı da kaydedildi.
Irak'ın siyasi uzlaşısı ve yeniden yapılanması için Irak ile uluslararası sözleşmenin önemine işaret edilen bildiride, Paris Kulübü'nün aldığı kararın memnuniyetle karşılandığı bildirilerek, Irak'ın tüm alacaklıları bu ülkenin borçlarının azaltılmasına katkı yapacak şekilde bu kararı örnek almaya çağrıldı.
Bildiride ayrıca, İsveç'in Irak ile uluslararası sözleşmenin bir sonraki toplantısına evsahipliği yapma konusundaki istekliliğinin memnuniyetle karşılandığı belirtildi.
BM'nin rolüyle ilgili maddedeyse BM'nin 1770 sayılı kararı ve diğer ilgili Güvenlik Konseyi kararları uyarınca Irak hükümetine destek, danışmanlık, yardım ve eşgüdüm sağlama konusunda çabalarına ve BM Irak'a Destek Misyonu'nun (UNAMI) önemli rolüne vurgu yapıldı.
Diplomatik temsilciliklerin artırılması
Irak'la ikili ilişkilerin geliştirilmesi için özellikle komşu ülkelerin diplomatik temsilciliklerinin açılmasının, mevcut temsilciliklerin seviyesinin yükseltilmesinin ve Irak'a büyükelçi gönderilmesinin hızlandırılmasının önemine de dikkat çekilen bildiride, İslam Konferansı Teşkilatı'nın (İKT) Bağdat'ta bir ofis açmasının memnuniyetle karşılandığı belirtildi.
Diğer yandan bildiride Bağdat'taki büyükelçiliklerini yeniden açma kararı alan ülkelerin de memnuniyetle karşılandığı vurgulanarak, Irak hükümetinin de komşu ülkeler ve diğer ülkelere büyükelçi atamalarını hızlandırması çağrısında bulunuldu.
Bildiride, Irak'ın eski rejiminin Irak, İran ve Kuveyt halkına karşı saldırılarıyla savaş suçları ve Irak'taki eski rejimde Kuveytli savaş mahkumlarının ve diğer ülke vatandaşlarının öldürülmesi de kınandı.
Bildiride ayrıca, Komşu Ülkeler İçişleri Bakanları Toplantısı'nın kararlarının yeniden onaylandığı ve Kuveyt'te 23 Ekim 2007'de yapılan son toplantının sonuçlarının da memnuniyetle karşılandığı kaydedildi.
TOPLANTIDAN NOTLAR
Sheraton otelinde düzenlenen ve Türkiye'yi Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın temsil ettiği toplantı, Irak Başbakanı Nuri El Maliki'nin açılış konuşmasıyla başladı.
Maliki yaptığı sert konuşmada, komşu ülkelerden, Bağdat ile ilişkileri güçlendirmek, borçlarını silmek ya da militanların ülkeye sızmalarını önlemek için bir şey yapmadıklarını ileri sürerek şikayetçi oldu.
Hiçbir ülkenin adını vermeden konuşan Maliki'nin açıklamaları, özellikle Şii liderliğindeki hükümetiyle alt seviyede ilişki kuran Sünni Arap ülkelerini hedef aldığı şeklinde değerlendiriliyor.
Maliki, diktatörlükten kurtulan Irak ile diplomatik ilişkilerin neden başlatılmadığını açıklamakta zorluk çektiklerini belirterek, birçok yabancı ülkenin, güvenlik endişelerine rağmen Bağdat'ta diplomatik misyonlarını sürdürdüklerini bildirdi.
AB'den destek
Avrupa Birliği, Irak'a komşu ülkeler toplantılarına destek vererek, Irak'ta barış ve istikrar için komşu ülkelerin yapıcı tutumunun hayati önem taşıdığını bildirdi.
AB, Irak'a komşu ülkeler girişiminin başarısı için her türlü katkıya açık olduğunun altını çizerek, daha fazla teknik işbirliği için mülteciler, güvenlik işbirliği ve enerji çalışma gruplarını teşvik etti.
Rice da toplantıda
ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice da, Irak'ın Arap komşularına yükümlülüklerini yerine getirmeleriyle mali ve diplomatik desteği artırmaları için baskı yapacağını bildirdi.
Irak Dışişleri Bakanlığı'nın tahminlerine göre, Irak'ın dış borçlarının yaklaşık 66.5 milyar doları affedildi. Geriye kalan ve 56 ile 80 milyar dolar arasında olduğu tahmin edilen miktarın çoğunun da, Körfez ülkelerine borcu olduğu belirtiliyor.
Toplantıya, Irak'a komşu ülkeler İran, Kuveyt, Bahreyn, Suudi Arabistan, Mısır, Ürdün ve Suriye'nin yanı sıra BM Güvenlik Konseyinin daimi üyeleri (ABD, Fransa, İngiltere, Çin ve Rusya), G-8 ülkelerinden Japonya, Almanya, İtalya, ve Kanada ile BM, İKT, Arap Birliği ve AB Komisyonu'ndan temsilciler katıldı.
Bu çerçevede Kuveyt, Irak Başbakanı Maliki, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki gibi önemli isimleri ağırladı.
Kuveyt Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Şeyh Muhammed Sabah El Salem El Sabah ve Irak Başbakanı Nuri El Maliki toplantının kapanışında birer konuşma yaptı.
ALİ BABACAN SORULARI YANITLADI
Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan Genişletilmiş Irak'a komşu ülkeler dışişleri bakanları toplantısına katılmak için bulunduğu Kuveyt'te Türk basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Bundan bir önceki komşu ülkeler toplantısının İstanbul'da Kasım 2007'de yapıldığını hatırlatan Babacan, "O günkü ortam Türkiye-Irak ilişkileri açısından epeyce farklıydı. Biliyorsunuz, bizim bir operasyon hazırlığımız vardı. TBMM hükümetimize Irak'ın kuzeyine gerektiğinde askeri operasyonların düzenlenmesiyle ilgili bir yetki vermişti" diye konuştu.
Bu yetkiden iki hafta sonra Irak'a komşu ülkeler toplantısının yapıldığını söyleyen Babacan, bu toplantıdaki görüşmelerde ağırlıklı olarak terör örgütü PKK ve Irak'ın kuzeyinin ana gündem maddesini oluşturduğunu belirtti.
Babacan, "O günden bugüne, askeri operasyonlar başladı, kara ve hava operasyonları oldu ve bir bakıma o günden bugüne hem bölge ülkeleri, hem uluslararası toplum Türkiye'nin terörle mücadeledeki amacını, yaklaşımını çok açık bir şekilde görmüş oldu" dedi.
"Kürşad Tüzmen Bağdat'a gidecek"
Ali Babacan, Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin Türkiye'yi ziyaret ettiğini, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ergin Saygun'un Bağdat'a gittiğini, Irak'ın Genelkurmay İkinci Başkanı'nın ise şu anda Türkiye'de olduğunu belirterek, önümüzdeki günlerde de Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Büyükelçi Ertuğrul Apakan'ın Bağdat'a gideceğini ve arkasından da Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in Bağdat ziyaretinin olacağını kaydetti.
"Bir yandan Kuzey'de mücadelemiz devam ederken, geçtiğimiz dönemde Irak'la olan ekonomik, siyasi ilişkilerimizi çok daha iyi bir noktaya getirmiş durumdayız" diyen Babacan, dolayısıyla Kuveyt'teki toplantıda Irak'ın genelindeki güvenlik meseleleriyle Irak'ın içindeki farklı terör örgütlerinin konuşulduğunu ve PKK'nın da bir terör örgütü olduğunun pek çok ülke tarafından dillendirildiğini söyledi.
"Ciddi bir mutabakat söz konusu"
Babacan, "Irak'taki tüm yasa dışı örgütlenmelerin, kanunsuz bir şekilde bulunan silahlı grupların devreden çıkarılması gerektiği konusunda burada ciddi bir mutabakat söz konusu" dedi.
Babacan, "Türkiye'nin Irak'ın kuzeyine yaptığı sınır ötesi operasyonların Kuveyt'teki görüşmelerinde ve toplantıda gündeme gelip gelmediğinin" sorulması üzerine de "Türkiye'nin sınır ötesi operasyonları komşu ülkeler toplantısı bağlamında benim izleyebildiğim kadarıyla başka bir ülke tarafından gündeme getirilmedi. Ancak ben kendi konuşmamı yaparken bu operasyonlardan çok kısa da olsa bahsettim" diye konuştu.
Irak'ta büyükelçilikler açılmasına ilişkin bir soru üzerine ise Babacan, toplantıda yaptığı konuşmada, komşu ve bölge ülkelerinin Bağdat'ta daha yoğun diplomatik faaliyetlerde ve daha fazla temsilcilikle bulunmaları gerektiğini söylediğini belirtti.
Babacan, "Biliyorsunuz geçtiğimiz beş yıl boyunca tüm zorluklara ve güvenlikle ilgili tüm sıkıntılara rağmen biz Büyükelçiliğimizi hiçbir zaman kapatmadık, orada bayrağımızı dalgalandırdık, aynı zamanda Irak'a ve Irak halkına bu şekilde destek mesajımızı verdik" dedi.
Dışişleri Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, "ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'la yaptığı görüşmede terör örgütü PKK ile mücadelede bu aşamada ABD'den bir beklentinin iletilip iletilmediğinin" sorulması üzerineyse "Açıkçası PKK ile mücadele konusunda yeni bir unsur görüşmedik, zaten devam eden bir süreç söz konusu biliyorsunuz" cevabını verdi.
Komşu ülkeler süreci
Irak'a komşu ülkeler toplantısı girişimi, Türkiye'nin öncülüğünde 2003 yılında başlatıldı.
Başlangıçtaki amacı, Irak'taki çalkantı ve sorunların, komşu ülkelere yayılmasının önüne geçmenin yollarının araştırılması olan sürece 5'inci toplantıdan itibaren Irak'ın da katılmasıyla, komşuların Irak'ın istikrara kavuşturulmasına katkıda bulunmasına yönelik yöntemler de ele alınmaya başladı.
Irak'a komşu ülkelerin dışişleri bakanları, bu çerçevede dokuz kez resmi, dört kez de gayri resmi toplantılarda bir araya geldi. Komşu ülkelerin sık sık bir araya gelmesinin ve sürecin oturmasının ardından, yine Türkiye'nin önerisiyle, BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi üyesi ile G-8'lerin katılımıyla genişletilmiş şekilde ilk kez Mısır'ın Şarm El Şeyh kentinde toplanıldı. Toplantının ikincisine ise geçen yıl İstanbul ev sahipliği yaptı.
İstanbul toplantısında "terörle mücadele" vurgusu
İstanbul toplantısı sonunda yayımlanan bildiride, terörle mücadele konusuna geniş yer verilerek, Irak ile komşuları arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi çağrısında bulunulmuştu.
"Irak'ta, bütün çeşitleriyle, her türlü terör faaliyetinin kınandığı" bildiride, bu tür faaliyetlerin bir an önce sona erdirilmesi, bu çerçevede Irak hükümetinin terörle mücadelede artan çabalarına destekte bulunulması istendi.
Irak topraklarının komşulara yönelik terörizm için bir üs olarak kullanılmasının engellenmesi için her türlü çabanın gösterilmesi gerektiği vurgulanan bildiride, bütün ülkelerin, uluslararası hukuk, ilgili uluslararası anlaşmalar, BM Güvenlik Konseyi'nin 1546 sayılı kararı ve diğer ilgili kararlar çerçevesinde, terörist faaliyetlerle savaşma ve topraklarının teröristler tarafından çeşitli amaçlarla kullanılmasına engel olma yükümlülüğü içinde olduğu vurgulandı.
Irak ve komşu ülkelerin, teröristlerin geçişleri ve yasa dışı silah trafiğini engellemeye yönelik ortak çabalarına destek olunması çağrısında bulunularak, Irak ile komşu ülkeler arasındaki işbirliğinin, ortak sınırlar korunarak, teröristlerin her türlü mali, lojistik ve diğer çeşit desteklerinin kesilmesi, kaçakçılığın engellenmesi ile şiddet ve terörü teşvik eden terminolojinin reddedilmesi konularında güçlendirilmesinin önemli olduğu kaydedildi.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
Yeni bir pandemiye yol açabilir mi? Henipavirüs alarmı: Kuzey Amerika'da ilk!
Dünyanın gündemine oturan kazanın şifreleri! Önlenebilir miydi?
Esad'ın 'zehirhane'leri! Milyar dolarlık depolar ortaya çıktı
Katar Emiri'nden Şam ziyareti: Ahmed Şara karşıladı
Amerikan devlerine diz çöktürdü! Lakabı: Pasaklı inek...