"Agos çalışanlarına eylem yapacaktık"
Cumhuriyet gazetesine saldırının sanıklarından Bedirhan Şinal, diğer sanıkları suçlamak için polisten talimat aldığını ileri sürdü. Şinal, Dink cinayetinden sonra yine polisle birlikte Agos çalışanlarına yönelik eylem planladıklarını ve bu amaçla keşif yaptıklarını da anlattı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 27'si tutuklu 108 sanıklı Birinci Ergenekon Davası'nın 195. duruşmasının görülmesine devam ediliyor. Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmaya, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ile Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu 23 tutuklu sanık katıldı. Diğer tutuklu sanıklar Hayrettin Ertekin, Ergun Poyraz, Fikret Emek ve Hüseyin Görüm ise duruşmaya katılmadı.
"Saatin altın mı?"
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese Cumhuriyet Gazetesi'ne molotofkokteyli atılması davasının tutuklu sanıklarından Bedirhan Şinal'in çapraz sorgusunun yapılacağını belirterek kürsüye çağırdı. Üye hakim Hüsnü Çalmuk, sanığın maddi durumunu sorguladı. Şinal, polislerin anneannesinin hesabına 150 bin TL yatırarak kendisine para gönderdiklerini ileri sürdü. Şinal, polislerin diğer sanıkları suçlamak için kendisine talimat verdiğini iddia etti.
Hakim Çalmuk, Şinal'in taktığı saatin altın olup olmadığını ve fiyatını da sordu. Şinal ise taktığı saatin 500-600 TL civarında olduğunu, sarı olduğu için altına benzediğini söyledi.
Tehdit mektubu iddiası
Sanık Bedirhan Şinal duruşmada ayrıca dün gazete arasına sıkıştırılmış bir mektupla tehdit edildiğini ileri sürdü. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in bu konudaki soruları üzerine Şinal, mektubu mahkemeye vermeyeceğini söyledi.
Üye hakim Sedat Sami Haşıloğlu, Sedat Peker, Hüseyin Görüm, Seyhun Zaim, Bora Ballı, Boğaçhan Kağan Murathan'a iftira attığını itiraf eden Şinal'e bunun kanundaki yerini hatırlattı. Şinal, bu suça azmettirildiğini söyledi. Hakim Özese'nin avukatı bulunmadığını hatırlattığı Şinal, kendisine avukat isteyip istemediğinin sorulması üzerine Şinal, "Bana avukat istiyor musun diye sormadız ki" yanıtı verdi. Özese, savunması alınmadan önce yasal haklarının hatırlatıldığını söyleyerek, bunun kayıtlarda bulunduğunu belirtti. Sanık Şinal ise, "Bana iftira attırdılar. 40 yılda yatarım. Ama bunu bana yaptıranlarıda burada yatırın. Ben bunları yaptığımda yaşım 16'ydı. Devlet bana sahip çıksaydı. Suçlu ben miyim? Allah büyüktür. Yatamadığımız yerde de asarız kendimizi" dedi.
Şafak Sezer diyalogu
Hakim Haşıloğlu ile Şinal arasında oyuncu Şafak Sezer'e ilişkin bir diyalog geçti ve sanık Bedirhan Şinal, "Onu da mı buraya getireceksiniz? Kadroda boşluk mu var" dedi. Bu sözler üzerine sinirlendiği gözlenen üye hakim Haşıloğlu, "Bedirhan sen sorulan sorulara cevap ver. 20 yaşındasın ve belli bir zeka seviyesindesin. O tür ifadelerle mahkemeyi aşağılayıcı ifadelerde bulunma. Merakını kendine sakla. Her sorduğum sorunun bir anlamı var. Biz soruları sorarken binlerce sayfalık dosyayı inceledikten sonra soruyoruz" uyarısında bulundu.
Agos çalışanlarına eylem planı
Bedirhan Şinal, sorgulamasında, Hrant Dink'in öldürülmesinden sonra polis ile birlikte Agos gazetesi çalışanlarına karşı eylem yapmayı planladıklarını ve bu amaçla keşif yaptıklarını da anlattı.
"Saati size hediye edebilirim"
Üye hakim Haşıloğlu da Bedirhan Şinal'e taktığı saate ilişkin sorular yöneltti, markasını sordu. Şinal bu soruya "Maddi gelirim ile ilgili daha önce açıklama yaptım cevap vermek istemiyorum. Saatin markası Slazenger, isterseniz size hediye edebilirim" dedi. Bu cevap karşısında Haşıloğlu "Bu tür ifadeler size bir fayda sağlamaz" yanıtını verdi.
Sanık Şinal, Cumhuriyet gazetesi saldırısında İlhan Selçuk'un öldürülmesi gibi bir hedefleri olmadığını, bunu amaçlasalardı, yapılmasının "çok kolay olduğunu" söyledi.