Zekeriya Beyaz: "Aslında biraz rahatladım..."
İstanbul Esenler'deki evi ve ofisi 14.5 saat aranan ve 2 bin belgeye el konulan Zekeriya Beyaz, "Aslında biraz da rahatladım. Sanki İstiklal veya Çanakkale savaşında askerden kaçan bir insanın psikolojisi içindeydim. O psikoloji yırtıldı" dedi.
Aramanın ardından gazetecilere açıklamalarda bulunan Beyaz, öncelikle gösterdikleri ilgiden dolayı basın mensuplarına teşekkür etti.
Polislerin evinde yaklaşık 14.5 saat kaldıklarını ve bu süre içerisinde arama yaptıklarını anlatan Beyaz, "İki bin sayfalık evraka el koydular ve götürdüler. Konu ne? Konu, misyonerlere karşı halkı kışkırtmak veya tahrik etmek... Yani ben böyle bir suç işlemişim ve bu suçun belgelerini arıyorlar. Doğrudur aslında, ben misyonerlere karşı halkımızı, gençlerimizi, çocuklarımızı sürekli uyardım" şeklinde konuştu.
Beyaz, ancak son 3-4 yıldır böyle bir fırsatı olmadığını dile getirerek, "Türkiye'de çok sayıda ev kiliseleri açıldı. Çocuklarımızın nicelerini Hıristiyan yaptılar, bunlara karşı duramadık. Bundan 5-6 yıl önceki o yoldaki mücadelemizi de bugün suç olarak karşımıza çıkartıyorlar. Ben bunu anladım. Tamam arasınlar, o yolda bende sayısız belgeler vardır. 'İstediğiniz kadar alın' dedim. Ama konu ondan ibaret değil. Ben, Said Nursi ve Fethullah Gülen'in dini ve milli yönden çeşitli zararlı taraflarını kitap halinde yazıyorum. Baktım, bunların belgelerini alıyorlar. 'Ama sizin konunuz bu değil' dedim. 'Hayır, bunu da alırız' dediler. Onları toplamaya başladılar" dedi.
"Misyonerliğe karşı korumaya devam edeceğim"
Ayrıca, seçim hilesine karşı önlem alınması yolunda birtakım önerilerde bulunduğunu, yazılar yazdığını vurgulayan Beyaz, "Baktım, o yazıları alıyorlar. Kısacası, mevcut iktidarın sanki himayesi şeklinde bir durum hissettim. Bu yüzden birtakım tartışmalar oldu, dolayısıyla işin uzamasına yol açtı. Karşılıklı saygıyla ayrıldık. Tutuklama veya gözaltına alma şeklinde bir işlem yapmadılar. Sonuçta bundan sonra yargıda ne olur ne olmaz onu bilemiyorum ama Türk ve Müslüman çocuklarını, ailelerini misyonerliğe karşı korumaya sonuna kadar devam edeceğim" diye konuştu.
Beyaz, "Kitabınız sonuçlanmış mıydı, basım aşamasında mıydı?" sorusu üzerine de "Henüz değil. Elimizde kaldıysa veyahut da yenileyeceğiz ama mutlaka yayımlayacağız" dedi.
"Elinizde kitabın bir nüshası kaldı mı?" sorusuna karşılık da Beyaz, "Bilgisayarda ne varsa aldılar. Bize de bir suret verdiklerini söylediler. Ama içinde var mı yok mu bilmiyoruz. Açıp bakacağız ama birçok belgeleri aldılar" yanıtını verdi.
Beyaz, bu aramanın nedenine ilişkin düşüncesinin sorulması üzerine, anlattıkları ile ilgili olduğunu düşündüğünü kaydetti. "Kitaba vurgu yapıyor musunuz?" sorusu üzerine de Beyaz, "Hayır, ben genel manada söylüyorum. Olanı anlatıyorum. Şurada özel olarak bir suçlama veya saptırma yapmayı uygun görmüyorum" dedi.
"Toplumdan tecrit edildik, baskı altındayız"
Beyaz, "Üzerinizde bir baskı hissediyor muydunuz, bu arama sizin için sürpriz oldu mu?" sorusuna da şu yanıtı verdi:
"Zaman zaman söylüyorum. Aylık telefon masrafım çok düştü. Arayan, soran yok. Korkuyorlar, beni aradıkları zaman 'ben de takılırım' diye aramıyorlar. Biz de kimseyi aramıyoruz. Televizyonlar çağıramıyor, korkuyor. Gazeteler yazı yazdırmıyorlar, beyanatımızı vermiyorlar. Dolayısıyla biz toplumdan tecrit edildik, baskı altındayız. Özgürlüğüm yoktur, diyorum. Neden? Benim özgürlüğüm konuşmakladır, yazmakladır, televizyonlardır, gazetelerdir, beyanatlardır. Bu millet bana yüksek maaş veriyor, emekli olmuşum, yıllardan beri kitaplar yazıyorum ama kitaplarıma ambargo koyuyorlar. Hiçbir dağıtıcı almıyor, çünkü herkes baskı altında, korkuyor. Bu da onun bir parçasıdır. Olabilir ama biz yalnız Allah'tan korkarız."
Yıllardır İstiklal Savaşı ya da Çanakkale Savaşı'nda askerden kaçan bir insan psikolojisi içerisinde yaşadığını söyleyen Zekeriya Beyaz, "Allah, millet, vatan yolunda mücadeleye devam edeceğiz" dedi.
Bir gazetecinin, "Yazdığınız makalelerin ya da yaptığınız araştırmaların Zirve Yayınevi'ndeki katliamla bir alakası var mı?" sorusu üzerine de Beyaz, "Bana öyle bir şey sormadılar. Sadece 'misyonerlere karşı halkı kışkırtmak' şeklinde bir ifade var arama kararında, onu ifade ettiler" diye konuştu.
Beyaz, "Umre'ye gidecekmişsiniz, herhangi bir yurt dışı yasağı koydular mı?" sorusuna karşılık da "Şu anda bir şey söylemediler. Aslında bugün pasaportumu yenileyecektim ama olmadı, bakalım yarın ne getirir" dedi.