hourSON DAKİKA
left-arrowright-arrow
weather
İstanbul
down-arrowup-arrow

    "İrtica eylem planı" davasında bir tahliye

    İrtica eylem planı davasında bir tahliye
    expand

    "İrtica ile mücadele eylem planı" davasının 11. duruşmasında tahliye kararı çıktı. Ulusal Kanal İstihbarat Şefi Ufuk Akkaya tahliye edildi. Akkaya hakkında, yurtdışına çıkış yasağı konuldu.

    Haberin Devamıadv-arrow
    Haberin Devamıadv-arrow

    Mahkeme tahliye kararında, suç vasfının değişme ihtimali ve dosyadaki mevcut delil durumunu dikkate aldı.

    Ufuk akkaya, yaklaşık 10 aydır tutukluydu. Akkaya, Beyoğlu'ndaki televizyon binası önünde bir grup İşçi Partili tarafından karşılandı.

    İP İstanbul İl Başkanlığı ve Ulusal Kanal önünde basın açıklaması yapan Akkaya, tutuklanma kararını ve bu davayı eleştirerek, "Silivri'den cesaret mesajı getirdim" diye konuştu.

    Silivri Cezaevi'nde yatan arkadaşlarının teker teker çıkacağını, hiçbirinin suç işlediğine dair bir delil bulunmadığını iddia eden Akkaya, "Bu davada isimlerimizi bile doğru yazamayanlarca, Hanefi Avcı'nın kitabında açıkladığı gibi usulsüz dinlemeler, dizi dizi tezgah ve tuzaklarla içeri tıkıldık" dedi.

    Akkaya, kendisi dışarıdayken, aynı suçlamalara maruz kalan Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Deniz Yıldırım'ın halen tutuklu olduğunu belirterek, "10 ay önce tutuklandık. Değişen hiçbir şey olmadı. Bu dosyaya hakkımda ne lehte ne de aleyhte bir delil girmiştir. Bizimle birlikte Tuncay Özkan, Deniz Yıldırım, Mustafa Balbay, Hikmet Çiçek, Emcet Olcaytu gibi basınımızın değerli temsilcileri özgürlük mücadelesi veriyor. Yaptıkları haberler yüzünden hedef alınarak tutuklandılar. Biz içeri girdikten sonra 81 kişinin yasa dışı dinlemeleri ortaya çıktı" dedi.

    Akkaya, İstanbul emniyetinde gizli dinlemeler yapan bir birimle ilgili yayımladıkları haber nedeniyle gözaltına alınıp tutuklandığını öne sürerek, bu davada gerçek hiçbir şeyin bulunmadığını savundu.

    Gazetecilerin bundan sonra ne yapacağını sorması üzerine de Akkaya, "Mücadelemizi sürdüreceğiz. Oradaki arkadaşlarımızı teker teker alacağız. Boş durmayacağız elbette. Ben içerideki önemli gazetecilerimiz için kaldığım yerden görevime devam edeceğim. Buradaki sevinç çok buruk bir sevinç. Arkadaşlarımız hala içeride" diye konuştu.

    Türk bayraklarıyla çeşitli pankartlar açarak sloganlar atan partililer, açıklamanın ardından dağıldı.

    Sorgu ve savunmalar tamam

    Bu arada duruşmada, sanıklardan Bedrettin Dalan'ın özel kalem müdürü İlhami Ümit Handan'ın çapraz sorgusu tamamlandı.

    Böylece davanın 4'ü tutuklu toplam 6 sanığının sorgu ve savunması tamamlanmış oldu.

    Mahkeme, Albay Dursun Çiçek'in de aralarında bulunduğu üç sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

    Duruşmada, tutuklu sanık Kurmay Albay Dursun Çiçek de söz aldı. Çiçek, Hanefi Avcı'nın tartışma yaratan kitabında, kendisi hakkında da iki sayfa bulunduğunu söyledi.

    Çiçek, "Bu kitabı yazan sokaktan bir serseri değil. Yılların istihbaratçısı. Anlattıklarıyla senaryo uyuşuyor. Buraya çağırılarak kitapta yazmadıklarını da anlatmasını istiyorum" diye konuştu.

    Duruşma 18 Ekim'e ertelendi.

    Sıradaki Haberadv-arrow
    Sıradaki Haberadv-arrow