Ergenekon: "Arslan'a kimyasal madde verilmiş olabilir"
Birinci "Ergenekon" davası kapsamında tanık olarak dinlenilen avukat Teoman Ekşioğlu, Danıştay saldırısının çok şahsi bir mesele olarak görünmediğini belirterek, "Alparslan Arslan'a olaydan önce kimyasal bir madde verilmiş olabilir" dedi. Davada Arslan'ın babası da tanık sıfatıyla ifade verecek.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde oluşturulan salonda görülen davada tanık olarak dinlenilen tutuklu sanık Alparslan Arslan'ın eski ev arkadaşı avukat Teoman Ekşioğlu'nun daha önce Ankara Emniyet Müdürlüğü ve savcılıkta verdiği ifadeleri okundu.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel'in sorularını cevaplayan Ekşioğlu, Alparslan Arslan ile birlikte kaldıkları eve zaman zaman Hilmi Öztürk, Süleyman Esen, bazı avukat ve arkadaşlarının uğradığını, Esen'in haftada bir iki kez geldiğini, sohbet edip bazen de kağıt oynadıklarını anlattı.
Arslan'ın alkol kullanmadığını, dini bütün bir insan olduğunu belirten Ekşioğlu, Arslan'ın öğrenci lideri olduğunu, "reis" diye tanıştırıldığını, okulda bir iki kez karşıt görüşlü öğrencilerle kavgaya karıştığını gördüğünü kaydetti.
Savcı Pekgüzel'in "Süleyman Esen'in reisliği var mıydı? Esen'in, Arslan'ın üzerinde bir konumu var mıydı?" diye sorduğu Ekşioğlu, "Esen'in, Arslan'ın üzerinde bir konumu yoktu. Arslan'ın, belki Esen üzerinde bir konumu olabilir" karşılığını verdi.
Pekgüzel'in, "Arslan'ın ev aramasında 6 adet Aydınlık Dergisi, 2 adet Türksolu Dergisi ve Türkeli Dergisi ele geçirilmiş. Sizin kaldığınız dönemde bu dergileri evde gördünüz mü, kim okurdu?" sorusuna Ekşioğlu, "Aydınlık Dergisini evde görmüştüm. Arslan, araştırmacı bir insandı. Belki düşmanını tanımak için okumuş olabilir ama okurken görmedim. Bizim evde her türlü kitap ve dergi bulunurdu. Türksolu Dergisini de Arslan alıyordu. Türkeli Dergisini görmedim" diye cevap verdi.
Davanın sanıklarından Muzaffer Tekin'in ağabeyinin bürosunun, 2001-2002 yıllarında yanında takip elemanı olarak çalıştığı avukat Adnan Güleç'in bürosunun yanında bulunduğunu belirten Ekşioğlu, zaman zaman ağabeyinin bürosuna gelen Tekin ile avukat Güleç aracılığıyla tanıştığını söyledi.
Ekşioğlu, Tekin ile ortak tanıdıkları olduğunu, ancak samimiyetleri bulunmadığını belirterek, Alparslan Arslan'ın Tekin ile kendisinden önce tanıştığını, ancak birlikte hiç görüşmediklerini söyledi.
"Arslan'da silah görmedim"
Ekşioğlu, Alparslan Arslan'da silah görmediğini, Arslan'ın avukat olmasına rağmen silah ruhsatı bulunmadığını, almak için teşebbüs bile etmediğini bildirdi.
Vatansever Kuvvetler Güç Birliği'nin İstanbul'daki bir toplantısına katıldığını belirten Ekşioğlu, avukat Adnan Güleç'in yanında birliğe ilişkin broşür gördüğünü ve nedir diye merak ettiği için gittiği toplantının normal bir salonda yapıldığını, kapısında çelenklerin olduğunu, gizli bir tarafının bulunmadığını anlattı.
Savcı Pekgüzel'in, "21 Mayıs 2006'da Alparslan Arslan'a silah verdiği iddia edilen Nejat Uysal'a 'etraf durulunca Alparslan'a içki içiyor diyenlere, kapıcıya, yöneticiye uğramak lazım' diye bir mesaj atmışsınız. Açıklar mısınız? İfadelerini değiştirmeleri konusunda baskı mı yapacaktınız?" sorusu üzerine Ekşioğlu, "Biz Alparslan ile ağabey kardeş gibiydik. O an bir kızgınlıkla Nejat'a öyle bir mesaj attım. Kendisini sevdiğim için, yalan haber olduğu için kızdım. Baskı yapmayacaktık. 'Doğru beyan verin' şeklinde olabilir. Alparslan Arslan, hiç içki içmedi. Alkole karşı olduğunu biliyorum. Sadece sigara içerdi" dedi.
Pekgüzel'in "Arslan ile başörtüsü ile ilgili konuşur muydunuz? Arslan'ın aşırı tepkisi olur muydu?" sorusuna Ekşioğlu, "Başörtüsü gibi güncel konuları konuşurduk. O dönem Kuzey Irak'taki çuval geçirme olayına ilişkin tepkisi de olmuştu. Hatta, 1999'da Çeçenistan'a gitmek istediğini söylemişti" yanıtını verdi.
Savcı Mehmet Ali Pekgüzel'in, "15 Mayıs 2006 tarihinde saat 20.15'te 'Dün mesajımı aldın mı?' diye bir mesaj atmış size. Hatırlıyor musunuz?" sorusuna Ekşioğlu, "O dönem Alparslan'ın dengesiz mesajlar attığı olmuştu" dedi.
Ekşioğlu, "Arslan size 'Kalaşnikofları hazırla' diye bir mesaj attı mı? Aranızda böyle bir konuşma oldu mu?" şeklindeki soruya da "Hayır, öyle bir mesaj atmadı. Aramızda böyle bir konuşma olmadı" karşılığını verdi.
"Saldırılardan haberiniz var mıydı?"
Pekgüzel'in, "Sizin Danıştay ve Cumhuriyet Gazetesi saldırılarından haberiniz var mıydı?" sorusu üzerine Ekşioğlu, "Haberim olsaydı, kendisini kesinlikle durdururdum. Bir şekilde bir odaya kilitleyip durdururduk. Arslan, savaşçı ruhlu bir insandır ama eminim şu anda pişmandır" şeklinde konuştu.
Savcı Pekgüzel'in, "Arslan, Cumhuriyet Gazetesine ilk bombanın atıldığı 5 Mayıs 2006'da 2 defa sizi aramış. İkinci bombada 10 Mayısta size 13 mesaj atmış. Üçüncü bombada 11 Mayısta 4 tane mesaj atmış. Danıştay saldırısından bir gün önce 15 Mayısta da size 5 mesaj atmış. Bu konulardan size hiç bahsetmedi mi? Siz yakın arkadaşı olarak bir şey hissetmediniz mi?" şeklindeki sorusu üzerine Ekşioğlu, "Tuhaf mesajlar gelirdi. Aradığımda da ya cevap vermezdi ya da telefonda gülerdi. Ben de Orhan Kadı'ya sordum. Bir tuhaflık vardı konuşma şeklinde ve tavrında. Arslan, o dönem 5-6 yıldır hiç görüşmediği arkadaşlarına da mesaj atmış, görüşmüş. 'Alparslan bizi 5 yıl sonra aradı' diyenlerin olduğunu duydum" dedi.
Pekgüzel'in, "Arslan, size tehdit aldığını söylüyor muydu?" sorusunu da Ekşioğlu, "Hayır, kendisinde tehdit hali veya korku görmedim. Sadece tuhaflık vardı. Belki, olayın altında başka bir iş vardı, hedef saptırmak için bazı kişilerle görüşmüş olabilir" şeklinde yanıtladı.
Savcı Pekgüzel'in, "Sizce bu olay nasıl bir mesele?" demesi üzerine Ekşioğlu, "Çok şahsi bir mesele gibi görünmüyor. Çok siyasi derinliği olan bir mesele gibi de görünmüyor. Her yere çekilebilir. Alparslan Arslan'a olaydan önce kimyasal bir madde verilmiş olabilir. Kim vermiştir bilemem. Herkesten gelebilir. Alparslan, çevresinde karizma, lider bir insandır. Onun cesaretini görüp kullanmış olabilirler" diye konuştu.
Ekşioğlu, Pekgüzel'in, "Hedef saptırma olabilir dediniz. Açıklar mısınız?" sorusu üzerine de "Bu böyledir demiyorum, bu benim kanaatim. Bizim zaten solcu ya da radikal dinci arkadaşlarımız yoktu. Kendisi de çıkıp böyle bir eylem yapmış olabilir, birileriyle de hareket etmiş olabilir. Alparslan, korkuyla birini öldürecek bir insan değil. Dengesiz tavırlar sergilemesinden sonra bu işin altında başka şeyler olabileceğini düşündüm" dedi.
Duruşmaya, Ekşioğlu'nun tanık olarak ifadesinin alınmasıyla devam ediliyor.
* *
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri Cezaevi'nde kurulan duruşma salonunda görülen duruşmaya, emekli Tuğgeneral Veli küçük, Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım'ın da aralarında bulunduğu tutuklu 22 sanık katıldı.
Tutuklu sanıklar Ergün Poyraz, Hayrettin Ertekin, Hüseyin Görüm, Mehmet Fikri Karadağ ile başka suçlardan tutuklu Sedat Peker ve Semih Tufan Gülaltay duruşmaya katılmadı. Tutuksuz sanıklardan ise gazeteci Güler Kömürcü Öztürk ve Zeki Yurdakul çağman duruşmada hazır bulundu.
Duruşmada, Teoman Ekşioğlu'nun ifadesi alınıyor. Ekşioğlu'nun ardından Alparslan Arslan'ın babası idris arslan tanık olarak ifade verecek.
SON DAKİKA
EN ÇOK OKUNANLAR
İstanbul'da yıkım sırasında şok! Yan binanın duvarının olmadığı ortaya çıktı: Yatak odası açıkta kaldı
22 Kasım 2024 cuma namazı vakti saat kaçta? Diyanet İstanbul, Ankara, İzmir cuma saati, öğle ezanı vakti
Ağaca çarpan otomobil ikiye bölündü, sürücü olay yerinde can verdi
'Turuncu' uyarı verilmişti: Sağanak yağış olumsuz etkiledi... İşyerleri sular altında!
SON DAKİKA... 18 gün sonra cansız bedeni bulunmuştu! Rojin Kabaiş'in babası: Otopsi raporunda 'suda boğulma' yok!